10
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
3187
Okunma

Yanağında bu dudak izleri kurumadan
Karanlıklar çökmeden geceler kudurmadan
İçimdeki yeşiller çürümeden solmadan
Işıkların altından ıslak yanağınla GEL..
Denizler hasretinden köpürür dalgalanır
Prangalar vurulur demir kapı kapanır
Sen gelince hücreler yeniden aydınlanır
Mahvolmuş duraklarda durup dinlenmeden GEL..
Ben ne haldeyim kim nereden bilecek
İçimdeki esaret söyle nasıl dinecek
Bir mahkumun az sonra giyotinle ölecek
İki elin kanda olsa onları silmeden GEL..
Anlatamadığım bu tutsaklığın izleri
Söylenmeden kalan sevdamın sözleri
Sana hasret bakan o sevdiğin gözleri
Kapanmadan görmek için sonsuz ışığınla GEL..
Baştan kelepçeliydi sevdamda hasretimde
Özgür kalacak ruhumdu o da bil ki seninle
İstemedim yanmanı talihsiz bedenimle
Senin olan ruhumu teslim almak için GEL..
Kürt gülüşüne astım sevdiğin saçlarımı
Satırlara gizledim akan gözyaşlarımı
Yastığımda uyuttum tüm yasak sırlarımı
Kalbi durmuş zamanların yüzüne bakmadan GEL..
Sicilime işlendi adı kara sevdalar
Bilsen ne kadar uzak ’mutlu son’lu rüyalar
Kanatlarım kırıldı senden uzaklarda yar;
Yitikliğimi al yanına
Çaresizliğimi giy sırtına
Hiç’liğimi tak boynuna
Yokluğumu bas bağrına
Bensizliği al koynuna
Mahvolmuş duraklarda
Işıkların altında
Kalbi durmuş zamanla göz göze geldiğin anda
Hastalıklı korkularıma
Sancılı yalnızlığıma GEL...me! ! !
Mardin/Kızıltepe
Resmi hazırlayan: Nuri AYDOĞAN
5.0
100% (10)