3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
3067
Okunma

......
Hala arka sokaklar arasında sıkışıp kalıyorsun düşlerimde
Ufuk çizgisi kadar incecik kalıyorsun
Bakışlarımın kısığı kadar...
Çok da derindir gözlerimden düşen bilirsin
Kendimi bile boğacak kadar engin
Aslında bilmedin hiç
Bilemeyeceksinde...
Ayak izlerini taşıyorum
Ben hala o kısık gözlerimde
Senden sonra tanıdığım her ten bir başka zehir terliyor
Ve daha bir çok kez zehrin tadına bakacağım yeniden
Her seferinde biraz daha çalıyorum ömrümden
Biraz daha ölüyorum
Biraz daha gömülüyorum diz boyu balçık günahlara
Biliyorum!...
Bile bile sürüklüyor beni bilinmezliklere sana olan öfkem
Isındığım her nefeste seni üşüdüm
Sığındığım tüm gözlerin limanında seni boğuldum
Bütün ayrılıkların ardından senli hayalleri ateşe veriyorum
Kandırır oldum kendimi bile senden sonra
Tanıdığım her bedende hala seni aldatıyorum...
Gidişine hasretler ekiyorsun
Oysa hiç bu kadar acıyı hasat etmemiştim yokluğunda
Ve seni Allah’a hiç bu kadar emanet etmemiştim çaresizce
Çok hazırlıksızdım bilmezsin çok...
Hiç bu kadar cinnetle boğuşmamıştım geceli gündüzlü
Ben ilk kez sensiz kalıyorum böylesine
Oysa;
Oysa şah damarıma oturmuş dar ağacıydı sensizlik
Nefes alıp verişime inat düğümleniyorken boğazımda
Gözlerimin namlusuna merhamet sürüyorum
Halbu ki ölümden korkmazdım hiç
Şimdi gidiyorsun ya!
Ben ölmekten de çok korkuyorum...
En az karanlıktan kortuğum kadar
Şimdi gidiyorsun ya!
Ölümü varlığın kadar istiyorum
Oysa
Sensizlikten ölüm kadar korkuyorum...
Ezgin KILIÇ
5.0
100% (5)