Rüzgarda savrulan bir yaprak gibi,
Anılar gönlümde uçuşuverdi.

Dalgalandı ruhum bir bayrak gibi,
Sonra bin alevle tutuşuverdi.

Tüm anılar bende bir Amasya’dır.
Amasya gençliğimin ilk rüyasıdır.

‘Dağların kalbinde bir şehir vardır.
Toprağı sımsıcak bir tarih kokan.
Ortada divane bir nehir vardır.
Ezelden gelerek ebede akan.’

Şeyh Şerafettin Hamza, Pir İlyas Baba,
Amasya gerdanında parıldayan bir inci…

Şeyh Tacettin, Şeyh Cui, İğneci Baba,
Hepsi Amasya’nın gururu ve sevinci…

Toprağı baştanbaşa Hakk dostu dolu.
Kısacası Amasya küçük bir Anadolu…

‘Ey şehr-i şehzade bir sembolsün sen.
Tekrar dirilişin kutlu tohumu.
Ülkemin bağrında gonca gülsün sen.
Tüm dünya bekliyor sende doğumu.’

Dağlar şairlerin taştan ilhamı.
Sonsuza uzanır dimdik ve yalçın.

Dağlar dinler, dağlar anlar insanı.
Dağlar kah müşfiktir, dağlar kah hırçın.

Dağlar ruhumda kaynayan volkandır.
Amasya Amasya derde dermandır…

‘Doğ kabuk çatlasın fışkırsın zafer.
Dağlar dile gelsin çağa seslensin.
Gözleri ufukta binlerce nefer,
Dağlarında kırlarında eğlensin.’

Yeşilırmak’ın bulanık suyu,
Bahçesinde ağladığım imaret.

Sıkılınca gezdiğim ırmak boyu,
Amasya bence bunlardan ibaret…

Birçok şiirimi burada yazdım.
Ferhat’la el ele dağları kazdım.