63
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
3404
Okunma

Vuslatın yoluna, attım bir düğüm
Başımı taşlara, vursam mı bilmem
Dünden arta kalan, derttir gördüğüm
Başımı taşlara vursam mı bilmem
Umuda yel değdi, engel aradan
Özlemler savuşur, geçer buradan
Dertlerim çığ gibi, gelir sıradan
Başımı taşlara vursam mı bilmem
Hüzünler otağı, kurmuş derinde
Bir selamın gelsin, gönül serinde
Yürek baş kaldırdı, durmaz yerinde
Başımı taşlara, vursam mı bilmem
Umutlarım kat, kat, dibe çekilir
Yürek yama tutmaz, daim sökülür
Can darağacında, ipe çekilir
Başımı taşlara vursam mı bilmem
Saklanır güneş ay, doğmaz günümde
Hüsran yatak döşek, acı dünümde
Söz anlamaz sızı, yanar gönlümde
Başımı taşlara vursam mı bilmem
Bir gonca gül oldun, kırık dalımda
Meçhule yol aldın, gönül salımda
Öksüz mazim şaştı, doğru yolunda
Başımı taşlara vursam mı bilmem
Bu yorgun bedenim, çekmez canımı
Yorgansız döşeksiz, geçen anımı
Kimsesizlik sardı, dört bir yanımı
Başımı taşlara vursam mı bilmem
IŞIK dök derdini, aksın ummana
Terk etmez sevdası, girdi bu cana
Beklerim yar gelmez, asla imana
Başımı taşlara vursam mı bilmem
Azimet IŞIK 25.11.2009 Saat. 00.15 Kumbaba Şile ISTANBUL
NOT : yorumuyla şiirime anlam katan değerli dost Hasan DAĞ kardeşime saygımla
Hasretin yollarında boğumlu engeller,
Sevileni sevenler gönülden dinlerler...
Birgün bakışırken,gözlerde gülerler,
Başımı yaslasam dizlerin tutar mı ola.. Hakankurtaran dosta çok teşekürler
5.0
100% (39)