Hadilserden seçmeler.

Çalış kazan dünyada,
Cennetin nimetini,
Yatarak mı kazandın,
Dünyanın servetini?

Ahiret dünya misal,
Tarlana ne ekersen,
Hiç şüphen olmasın ki,
Orada biçeceksin.

Allah hep ikaz eder,
Kanma sakın nefsine,
Ne malın, ne gücün var,
Güvenme hiç kendine,

Bak gelenler gidiyor,
İki kapılı bir han,
Dalma sakın gaflete,
Gel de uykudan uyan.

Durma çalış, hem dünya,
Hem de ahret için.
Her şeyi çift yaratmış,
Bunu düşünmen için.

Peygamberim diyor ki,
Dünyada yapmayanlar, ibadet-ü taati,
Ahiret te görmezler,
Onlar asla cenneti.


(LA ECRE LİMEN LA HASENETE LEHU)

Dünyada hayru hasenatı olmayanın, Ahrette ecru mensubatı olmaz..
(Dünyada iman ve ibadeti, ahlak ve adaleti olmayanın ahrette rahmetten hissesi olmaz.)


Her nimetin bir külfeti, her rahatın bir zahmeti vardır.
Çalışmadan kazanmak, okumadan öğrenmek, vermeden almak mümkün değil.
İdeallerine kavuşanlar, o yolda zaman, emek ve sermaye ortaya koyanlardır.
Faturasına katlanılmadan elde edilmek istenenler ise ya çalıntı veya gasptan başka bir şey değildir. Tuz yemeğe lezzet kazandırdığı gibi, alın teri, göz nuruda servete değer ve meşruiyet kazandırır.

Zaten Alemlerin Rabbi Allah (cc) Kuranında “VE ENLEYSE LİL İNSANE İLLA MA SEA” diyerek insana çalışmasından başka bir şey yoktur; dünya ve ahreti kazanmanın meşru, makul ve makbul yolunu göstermektedir.
Emeğinin karşılığına razı, başkasının emeğine saygılı olanlara ne mutlu.

Mum bulup yakanlara,
Mum olup yananlara,
Kalplerden kafalardan,
Karanlığı kovanlara,
N E M U T L U