14
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1851
Okunma
Nedensiz bir pamuk yumağıydım
Ellerimde saçlarımda bedenimde kök salan
Kıpkırmızı tomurcuktu güller
İşte bütün bir hikaye böyle başlamıştı
Adını bile bilmediğim o duyguya
Güneşimdir diye sığındım önce
Üşüyordum çünkü..
Sen çok erişkin katmerli bir güldün
Bense küçücük mevsimsiz bir bahce
Sana uzanmaya, sana dokunmaya cesaretim yoktu
Korkulu bir goncaydım ben..
Gözlerinin rengini biliyordum sadece
Yağmur kaçağı bu gönlüm
İçli bir keman sesiyle uzun uzun ağladı
Gözyaşlarında çiçekler
Kokusunda sarhoşluğum
Yakıcı sıcaklığında yasaklarım bütün korkularım eridi
Yine de varla yok arasında
Nesnelerin dünyasında bir imgeydim sadece
Oysa zeytin karası gözlerim sonuna kadar umutlu
Ellerimse ay kokulu birer yaydı
On ikiden vurduğunda hedefi
Sevdanın kollarında Burkalizaydı..
Kırmızıya çalan kaçamak düşleri nasılda dosttu
Yar yar diye sızlandığım sevdamı dallarına astım
Gönül yamacının ceylan gözlü maralı kalacaktım
Kendimi dört bin parçaya bölecektim
Bi parça hürriyet
Bi parça toprak
Bi parça şair
Her defasında unutmayacaktım
Hani seni aldattığımı farzet
Hani çok alıngan oluşumu
Hani köylülüğümü inkarım gibi farzet
Farzet beni sevebileceğin umuttu
Düşten öteydi unuttu
Hani unutmak yoktu Yar
Yalnızlığımdan utanırdım kimi zaman
Sarılırdım özlemlerime, kabuslarıma sabaha kadar
Peki, bu hayatın anlamı nedir sence
Hiç affetmeden yaşamak mı
Nefret etmek mi
Kaçmak mı uzak kentlere
Terleyen yüreğimi kağıt parçalarına sığdırabilmek mi
Hiç gelmeyen seni beklemek mi Yar
Yoksa namussuzların namus kavramını çözebilmek mi
Yoksa ekmek kavgası mı
Eğer öyleyse Yar
Bütün servetimi sana veriyorum
Çünkü hiç şakası yok üstüme çöken yalnızlığın
Hani zaferlerin babaları çoktur
Hani yenilgiler hep yetimdir
Sen yenik düştüğümü farzet
Patlat bir şarkı Yar
Kırmızıya maviye boyayalım bütün evreni
İşte böyle başlamıştı bütün bir hikaye
Esmer güzeli kapkara gözlü bir kız varmış
Kahve gözlü bir adam hiç olmamış
Avuçlarımda kırık dökük aynalar kalmış sadece
Yar’da kalan aşkım biraz adaletsiz
Biraz da sevdalı çocuktu şaşkın
Yağmur delisi bu gönlüm
İçli bir keman sesiyle kırarken kırmızı kalemini
Gene PERŞEMBE
Gene HAZİRAN masalındaydı bu son gece