0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1203
Okunma
patlayan şampanyalar,atılan kahkahalar arasında
kapı küt diye açılır
-zaten küt diye açılmayan bir kapı
ne hikayeye ne de şiire konu yapılır-
bu kez kapıda beliren onun ta kendisidir
-evet ta kendisidir; çünkü
yokluğunun her günü, her çalışında kapı
karşıdaki herkimse , onu andırır-
bu beklenmedik karşılaşmayla
odanın rengi; deli dolu bir kırmızıdan
koyu mavi bir sonsuzluğa uzanır
korkunun endişenin utancın şaşkınlığın harmonisinde
bir çığlık çabukluğunda avaz avaz susulur
-ki suskunluk,duygunun en anarşik anıdır-
tüm bu cereyan içinde
kapı usul usul kapanır.
sonra sırasıyla
perdeler
ışılkar
gözler...