3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1274
Okunma
hiç ummadığım anda kapanırımı gözlerim
söylenmemiş sözlerin acısı geçer mi sonsuz uykuda
Sıcacık bir yatakta iki beden
yorgun düşmüş hayallerini gerçekleştirmekten
iki beden sıcacık bir yatakta sarılmakta
Onun gözleri kızgın yeşil, sarılışı gerçek
utangaçlığı masum
Kızın saçları siyah, içi gibi
Gülüşleri geçici bir anın içinde yankılanıyor
Garip bir güzelliği var sesinin
Zaman sanki kilitleniyor iki şarlatanın vücudunda
Derken kalkıyor o ve uyuyan kızın yanına oturuyor
tatlı sarhoş uykusunda eğilip öpüyor dudağından
yorganı kaldırıp kendine doğru çekiyor
Tatlı bir sürpriz beklentisi içinde olan kız kendini bırakıyor
o gece her geceden soğuk
El ele şehrin en yüksek tepesine çıkıyorlar
herkes uyuyor olmalı
şehir sessiz ve karanlık
arkasına geçip kızın beline sarılıyor
mutlu bir gülümseme beliriyor kızın yüzünde
sonra daha fazla sarılıyor
daha fazla ta ki nefessiz kalana kadar kız
baygınlaşan kızı önceden hazırladığı pis bir çukura atıyor
bir yandan ağlıyor bir yandan da kızın üzerine toprak atmaya başlıyor
gözleri ara ara açılan kız gördüğü manzara karşısında şok oluyor
ve kurtulmak gelmiyor içinden
bırakıyor kendini toprağın soğukluğuna
kızın üzerini tamamen toprakla örttükten sonra
bir sigara yakıp soğuk bir taşın üzerine oturuyor
bir an ağlama krizine kapılıyor
bir şehre dalıyor gözleri birde mezara
gün ışıkları onu ele vermeden ayrılıyor
bir daha gelmeyeceği tepeden
hayır rüya degıl bunlar
sizin düşündüğünüz gibide değil
acımasız bir katil degil o
sadece görmesini istiyor kızın nasıl yalan bir düşün içinde nefes aldığını
ve bu yüzden öldürüyor onu
birinin bunu yapması gerek di mi
hayallere kapılan kızı gerçek öldürüyor
ve kız gerçekle tanışmış oluyor