Yol üstü dönence

Akarken boz bulanık derenin suları
Sesine takılırdı kulaklarımız
Esen sessiz yellerle
Etrafına aşina aşina baktığımız kalabalıklar
Geç kalmış geçiyordu mutlulukları


Yeniden doğan bir güneş aydınlatıyor pencereyi
Tasması boynunda havlardı karşıdan
Bildik yüzler geçmiyorsa evin köpeği
Tuz basmışlar yarasına sanki
Yalanırken gördüklerine hep
Sus pus olurdu şansı iyi gidince


Taksi yanaşır kaldırım dibine
Eğlence başlar babanın geldiği yönde
Çığlıklar düşer sevinçten yana
Mahalle ısınır gözler gülmekte
Adam adım basar caddeye açılır evin kapısı
Sorgular başlar girmeden içeri
Neden çabuk geldin geri
Yok sanki bir hoş geldinleri


Açık hava ısınırdı her doğan güneşle
İşçiler birikmiş doluydu bahçesi fabrikanın
En şanslısı da yeni gelen o gençti
Gülüyordu yüzleri bakarak ekmeğe
Bilmiyordu yalnız gülünür müydü
Aç ise komşuların
Ama olsundu alışırdı bu hale


Biraz ilerde Pazar kurulmuş başlamış hengame
Gel gel vatandaş sende gel…….
Sanırsın çok ihtiyacı var
Aldanırsın
Bakarsın olmuş bir gelenek
Bağırıyor tüm satanlar, baskın baskın
Komşu teyze,sayın abla….hep ordalar
Alıyorlar çok çok
Piyasadan çok ucuzlar


Geçerken görürsün parktaki cıvıl cıvıl çocukları
Gönülleri pür neşe
Oynuyorlar düşe kalka düşe
Kaydıraktan su gibi kayıyorlar toprağa
Tahtarevalliden hobbala
Kimisi sallanırken orada
İki kişi oturuyor bankta
Edepsizce öpüşüyorlar sokakta


Fıtrat buya süzeriz etrafı takılırken gözlerimiz
Çarkını kurmuş köşe başında tombalacı
Ne yapsın geçim derdi
Yok ki helal ve haramla bir derdi
Geldi Hasan verdi,Okan verdi…
Verdide verdi…herkes verdi
Kazanmak isteyenlerin ki bir hayaldi


Biraz ilerlemişti zaman geçerken kapısından okulun
Çocuklar ara vermiş
Yada dersleri yoktu
Geziyorlar dışarıda aylak aylak
Ellerinden duman çıkıyordu saklı saklı
Öyle çekiyorlar ki ara sıra çok iştiyaklı
Belli ki yaptıkları bayağı yasaktı
İçtikleri nedir bilemem
Ya sigara yada esrardı
Yazık oluyor onlara içim çok acıdı


Ayaklarım sos verdi nerdeyse yol kalmadı
Az öteden ezan sesi duyuluyordu
Vakit belli ki ikindi vaktiydi
İnsanlar toplanmış bekliyorlar birini
Cemaat içerde ediyorlar zikrini
Musallada biri var arkasında iki genç
Sahipleri dışarıda
Cemaat ise namazdalar
Tanımamış hiç kimsesi camiyi bekleşirler musallada
Belki de anlamıyorlar neden buradalar


Hayat bu işte doğup yaşarsın gelip gidersin
Anlamazsın hiçbir şeyden
Ellerin bomboş gönül gitmek istemez
Ölünce de arkadakilere şaşarsın

Şimdi yol üstü dönencede durur hayat
Neler görülür neler yaşadıkça…


16-10-2009 Hayrettin Şahin