1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1111
Okunma

Buğu duman karışık
Karanlık bir geceyim
Gölgesiz
Ay’a dair
Güneş’e dair
Bir hezeyan içinde
Boş gözlerle bakarım
Yitip giden gençliğim
Yazık
Yok bu ben değilim
Titrer ellerim
Titrer bedenim
Hani ben bir geceyim
Mavisinde
Siyahında
Rüyasında
Riyasında
Hani ben bir gecenin
Hezeyanı içinde
Elleri var gecenin
Pusu var kolları var
Gecenin bir çığlığı
Gecenin bir ses var
Gecenin bir serseri
Bir karanlık yüzü var
Hani ben bir gençiliğin
Buruk hüznü içinde
Mecalsiz kederli
Bir kem vücut içinde
Hani ben buzlu camın
Donuk resmi içinde
Sinirli
Sıkılmış yumruğuyla hazır
Ve kafa tutan
Tabulara
Neş’eye Hani ben bir gençliğin
Sıkıntısı içinde
Trenler kalkar yüreğimden
Yalnızlığa
Eleme
Mihnete
Rayları tıkırdatır
Geceye uzanır
Gölgeler uzar
Ben giderim
Işıksız
Soluksuz
Merdiven dayar geceya elem
Beni yakalar
Sırlarına çeker
Sımsıkı kavrar
Ve boşluğuna savurur
Vuruk hayallerim
Sessiz ve gözüyaşlı çocukluğum
Gençliğim
Kırıklığım
Burukluğum
Adım adım fırtınalı
Çığlıklı ve karanlık
Yüreği var gecenin
Bana benzer
Tabutu dar
Sığmaz içine şefkati
Sığmaz içine bir yarısı
Heyecanı sığmaz
Kaldırır arşa tabutu
Gecenin elleri ıssız ve isli
Gecenin elleri kara ve puslu
Kaldırır beni
Bir yanım yaslı
Hani ben bir gecenin
Hezeyanı içinde
Gecenin uğultusu hapseder beni
Ayazına çeker
Uğultusuna bular her yanımı
Kendimi kaybderim
Yitip giden bir çocuk bağırtısı
Bir deli na’rası gibi
Yitip giden birtebessüm
Bir çift gözyaşı gibi
Söndürür alevlerimi
Kara ipliklerle dokurum
Gecenin şarkısını
Gecenin sırlarını
Hani be geceye karışan
Bir duman bacadan tüten
Bir yıldız geceye kayan
Bir sefil kuş sürüsü
Geceye tutsak
Kanatlarımı yorar geçerim
Gecenin elleri ıssız ve isli
Gecenin elleri kara ve puslu
Ay kaybolur önce
Ve kar yağar geceye
Gri islerin ardından
Bir sis perdesinin kaybolmuşluğu içinde
Ellerimin titreyişi
Ve beynimin sarsıntısı içinde
Parmak uçlarıma kadar
sapsarı bedenim
Ufukta kesişen iki rengi
İki zıtlığı saran bedenim oof
Ne kara gök
Ne mavi
Rüyasında
Riyasında
Bir bilmece
Bir toz bulutu
Çatlayan damarlarımdan gece akar
Geceyi öksürür
Geceyi sayıklarım
Geceyi yazar ve yaşarım
Uzantısıyım bir gecenin
Kör karanlıklara değin
Yağmur şakırdarken beynime
Siyahlara bürünen bir yol
Ardından yağmura
Ardından kara tutsak bir yol
Nereye götürdüğü belli olmayan
Bir başına kör bir uzantı
Taa meçhue kaybolan
Geceye dolanan bir yol
Issız elleriyle
İsli elleriyle
Dumanıyla buğusuyla
Beni çeken bir yol
Gecede ve karanlıkta
Üşüyen bir yol
Gecenin elleri
Gecenin sesleri
Trajik oyunun
Son manzumesi gibi
Ağlatıp da geçen
Hatırda kalan
Bir yara gibi
Bir çift gözyaşı gibi
Bir serzenişin öyküsü
Gece
Karanlık
(1998)
5.0
100% (1)