3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1164
Okunma
………..O şarkının son mısrasıydık biz,
………..Bittikten hemen sonra
………..Yiteceğimizi hiç bilemedik…
Çal beni…
Fırçana al…
İstediğin renge boya…
Kapısız evlerde yaşayalım
Gitmelere sebep her şeyi kaldıralım
Dedik ama,
Ne bilirdik…
Hükümsüzlüğe hüküm giymiş
Kaydı düşmeden gözden düşmüş
İki duvar arası,
Manzarası dağ yamacı çerçevesiz bir resimdik…
Kekik kokardık…
Ucu yırtık ve sevda yanığı kenarlarıyla
Maziden bir gülücük vardı şimdi toprak yüzlerimizde.
Ve üzerimize aşkın laneti serpilmişti.
Atiyi göremedik, yarındansa hiç umudumuz kalmamıştı.
Faydasız faydalarıyla uzanan ellerin
Nereden geldiğini düşünmeden,
Kapamıştık geleceğe açılan tüm kapıları.
Biz hep o resimde kalmak istedik
Beceremedik…
Suretinde aslını bulamadan
Yalan ‘aslı gibidir’lerin sahte imzalarını atmıştık her cümleye.
Tutacak tutanak bulamamıştık ya
Oysa ne çok bilekçe varmış
Yüreksizliğimizin güçsüz bileklerini kelepçelemeye…
Kadersizliğimize kader demiş yitirmiştik,
Önce birbirimizi sonra kendimizi.
Sen bana can - ben sana canan…
Artık kan tükürüp, kızıl yazan sözlerimiz vardı,
Yeşili bitmiş gözlerimin baktığı her yerde.
Birazcık pişmanlığı azaltmak için bile olsa
Suçlayacak kimseyi bulamamıştık
Ben candan sen canandan başka…
Ama yinede isyan etmemiştik yazana, yaradana…
Şimdi yine aynı iki duvar arası
Ama manzarası
Artık cehennem har’ı
O resimde;
Kaygısız kaygılılarız…
Gülücük mazide,
Hükmü kelepçelenmek olan kaderimiz,
Ve şuursuz sevişimizle,
Ne o resmi koyacak bir çerçeve bulabildik,
Ne de o şarkıyı yarıda kesmeyi akıl edebildik…
Çünkü biz
Deli sevdik
Beceremedik
Seve seve kaybettik…
Hadi ağaç!
Savur taze bahar yapraklarını üzerimize,
Parkasız kışlar geçirmeyi en iyi sen bilirsin.
Bir de siperinde mart ayazında nasıl sevişildiğini
Biz öğretmedik mi sana?
Utanma bak!
Ruhlarda sevişir
Tek celsede gömülen iki ayrı mezarda.
………..Sahi, o resimde ben neden beyaz giymişim?...
Ayşe Elif OKUR