11
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1948
Okunma

uzun zamandır bunalımım patlak verdi ve kilo verip şiirime ve yaşamaya bir müddet ara vermiştim... biraz daha iyiceyim ancak; henüz düşmeme sebep yâr’amın ilacı yok... gitti... kısmetse yeni şiirlerde görüşmek üzere...
şaire aşk lazım...
her aşkın deminde, en koyusunda, en acılısında yazılır şiirleri şairlerin...
gelene değil; hep gidene yazılır...
acı körükler zaten ilhâmı...
el bebek, gül bebek değildir şiiri ağlatan şairin hayatı...
empati de bir yere kadar değil mi?..
bilirim...
gelene de yazdım şiirlerimi ama;
hiç giden için yazdıklarım kadar kanatmamıştı şiirlerim, okurken...
ama; hep aşkımı anlattım...
hiç beddua’m olmadı cennet’ime...
"dilim yansın" dedim kazara nefsime yenilip söverse diye...
ne kadar kaçsa da ben hapsetmiştim ya o’nu yüreğimin en kuytusuna;
hâlâ da orada dır kendileri...
kendilerine yaratılmış bir dünyanın tenhalığında, sessizliğinde,
sesi; sesime karışır durur ömrümün en bitmesini istemediğim hayallerimde...
ama; gerçekler... ah o gerçekler...
yok mu o tırnaklarımla yüzümü kanatıp sonra yerlere yeksan eden beni, simsiyah en çıkmaz mürekkeple kader denen defteri karalayan kâtip?..
hâlâ; oynamaktadır ben gibi acizle tekmeleriyle..
ne yapmalıdır?
hiç birşey...
sadece yazmalıdır yeni şiirler acının sayfalarından
kan misali damlayan dizelerini çıkmaz mürekkepli kalemlerle...
yazmalıdır ki; okuyabilmelidir hayat acemileri...
anlamalıdırlar da isteyince ölünemeyeceğini...
ve mahpusluğun insanın içinde olduğunu...
"voltalar, tesbih,parmaklık yalan" mı?...
bence değil...
değil...
5.0
100% (4)