Sarmaşık kokulu gecenin ucunda asılı yürek
Sancısı derin hesaplaşmaların peşinde gece
Uçsuz bucaksız denizin ortasında öksüzlerin çığlığı
Kurtarın!

Amansız yakarışlar peşinde ayak izleri
Duvar diplerine oturtulan umutlar var yine
Beklemeye alınan duygular isyan etmekte
Yeter!

Yalnızlık kol geziyor siyahın eteklerinde
Birikmiş yaşların tahamülü yok artık sessizlikte
Vazgeçişler boyun eğmekte öykülere
Dayan!

Maviye kırılırken siyah
Yolun sonuna atılan bir imza kaldı avuçlarda
Gidişlerin, dönüşü olmayacağına inandıran gerçekler
Apansız hıçkırıklara boğulan acılara söylenen türküler kaldı sonunda
Sus!

Yürek kırılırken yaşanmışlıklara
Direnemedi ellerim gecenin yokuşuna
Kaçamadı gözlerim yıldızlardan
Yüreğim ay/ın parlak yüzüne dokunurken düştüm
Sonun başındayken,başın sonuna vardım
Direnme!

Tüm gidişlere türkü fısıldıyor dilim
Tüm dönüşlere el kapatıyor yüreğim
Tüm yok oluşlar peşimdeyken
Varoluşun telaşında benliğim
Kendini kurguluyor zaman
Kurulan saat gibi devam etmekteyim şimdi
Tik tak!