0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2162
Okunma

Sonbahar günlerinden biriydi:
akşam geç saatleri..
En sevdiğimiz filmin, herhangi bir gününden dönüyorduk.
Perde aralarından biriydi.
Yüzünde usul bir yağmur vardı.
Ellerine bakıyordu gözleri
ve damlıyordu elleri...
İki eli, bir avuç kadar bile değildi.
Ağızı bisküvi, elleri kil kokuyordu.
Sarlmak istiyordum,
öpmek...
Bir esintide savruluyordu bedeni.
Elleri bırakmaya öyle meğildi ki
ölmüştük.
Gözlerime dikiliyordu güller
ve ayak boyu sulaklar...
Çocuktuk belkide
ama okadar da çocuk değil!
Büyüyorduk; hergün bisküvi kokularında
fakat ayırmaya iktidardı ellerindeki kil.
Yine iyilik kazanıyordu belki
ama iyilik, o defa bizim kadar çocuk değildi.
5.0
100% (1)