/Zamanı /

Yudumluyorum

...Yıllanmış şarap tadında..



Karmaşık pazılın orta yerinde ki ,

...o karanlık boşluğu dolduramıyorum

.....vuslatım ol istiyorum ..



Hayatı sımsıkı saramadı kollarım.



Göğe uzanan kavakların gövdelerine

Dolanamadı şarmaşık yürek...



Her defasında elimde kırılıyor umutlarım.



Nicedir göğe dönmedi gözlerim

İçimde tuhaf bir

/ağırlık/



Bir gün gelecekmisin onuda

/bilmiyorum/



Ansızın bilinmezlikler

Yolunu düşürürmü bana dersin.



Ayakların çekermi seni,

Beni bıraktığın o morsalkımlı, yol ayrımına.

Ben hala ordayım

/biliyor musun/



Senin gecelerin uykuyla kısalırken,

Bende çarasizlikle uzuyor her gece..



Göç mevsimi geldi

Turnalar uçuyor sevdiklerine.

Bak ben yine geç kaldım göçe..



Karlar yağmış dünya caddelerine

Yanlızım ve zemheriye mahkumum /DESENE/



İçimde ki yaraları kemiriyor,

Eyüb’’ün yarasını kemiren kurtlar

/Sabır diyorum/

Sabrımın tükenmesinden

/ korkuyorum/



Saatler ayrılığı vurduğunda

...Feryat feryat sana sesleniyorum..



Bindir bir gece yarısı trenine beni,

...Meçhule düşsün yollarım...

Paçalanıyor taşıdığım umutlarım...




Kızıl bir akşam üstüne lacivert bir gece düşmek üzere

...Serçe yüreğim ilk göz yaşıyla ölüme teslim..

Musalla taşında bir mevta uzatılıyor,

...Herkes birbirine soruyor

.....kim bu diyor?

Bir sen tanıyorsun yabancıyı

...yüzünde ki hüzünden ...

İNCİ DENİZ
8 AĞUSTOS 2009