8
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1473
Okunma

Uçup gidecekmiş gibi avuçlarından
Beyaz başlı kuşlar
Kırılacak sırça gibi tutardı papatyaları
Gözleri hep yağmaya hazır bulutlara benzerdi
Çiy düşerdi kirpiklerine
Yeşerirdi denizleri dalgalarında
Sonra
Ağlardı yosun kokusunda / denizler taşardı
Hangi sözün, hangi güzün
Hangi an’ın içinde saklıydıysa sırları
Çıkarmazdı gün yüzüne
Kendine saklı
Neden ağlardı kimseler bilmezdi
Âşıktım gözlerine / aşığım
Düşüp bir turnanın ardına giderdi
Ağlardı veda vakitlerinde / hicran coşardı
Sandıklarda saklı çeyizler gibi
Gülüşlerini arada sererdi yüzüne
Gamzelerinde arardım hüzünleri
Sırları göz çukurlarındaydı, çıkaramazdım
Gözyaşları çillerine düşerdi, silerdim
Avuturdum sancılarını
Ya da
Öyle sanırdım
Naftalin kokardı anıları
O hüzün kokardı
Ağlardı aynalarda / aynalar kararırdı
Allah biliyor ya gerçeği
Ben sadece O’nu sevdim
İnkâr etse de
Söylemeye varmasa da dili / bilirdim
Seviyordu
Hiç söyle/ye/medi
Gözlerinin içine bakardım
Her seferinde
Saçları yağmurdan, kirpikleri yaştan ıslaktı
Ağlardı sevdaya / vuslat utanırdı
Türkü tutturur, titretirdi gönül telimi
Uzaklar kendine çağırır, O direnmezdi
İsmi uzak şehirlere giderdi
Hiç ‘benimle gel’ demedi
Yanına almadı beni
Gitti
Oralarda
Ağlardı yalnızlığında / beni özlerdi / özlerdim
İncecik bir örtü örtülürken yüzüne
O gün
Gitme dedim
Sesim kayboldu varmadı yüreğine
Razıydım saklı sevdasına, kalsaydı yanımda
Kalsaydı bu şehirde
Ağlardı
/O gün
Ağlamadı / kalbime kar yağdı
Nevim Karahan
5.0
100% (6)