Bana
gönül bağından gonca
gül deren pirim
Bir sır varır Huda’ya o yola can vereyim
Muhammedü’l-emindir iki cihanda serim
Hakikate götüren o kula can vereyim
Gönlümüzün Kâbe’si cananın cemâlidir
Ab-ı bekaya varan âlemin kemâlidir
Tevhid ki
sevdamızın kusursuz amelidir
Yaradan’a açılan o ele can vereyim
Abd-i aciz Yunus’u dergaha katıştıran
Eyyüb’ün benliğini kurt ile yatıştıran
İbrahim peygambere cibrili yetiştiren
Mevlana’yı döndüren o dile can vereyim
O nurül-envardır ki döndüm yüzümü nura
Ruhumu hapseyleyip durdum huzur-u dâra
Zirve-i
aşkta maksud vuslat-ı menzil tura
Âl-i abâ makamı o âl’a can vereyim
Beytülahzan’da daldım Yakup ile
hüzüne
Niyaz ettim Hünkar’ın eşiğine izine
Ehlibeyt’in baş tacı Hak Resul’un gözüne
Kerbela’ya dökülen o sele can vereyim
Akademi Dergisi’nin 2006 Mart sayısında yayınlanmıştır.
Leyla AKGÜL