Akıp gidiyor şu nehir
Şehir suskun insanlar ürkek, küs
Şu güzel kız nereye gidiyor
Kim bilir…
Çocuklar gülmüyor
Gökyüzünü hiç görmediler zaten.
Akıp gidiyor nehir…

Zamanın farkına mendil serdiler
Nehrin üzerinde köprü, köprünün kenarında cingene
Tutuşturmuş demir korkuluklara kendini
Elinde çıkarası, ihtiyar
Sanatının en güzel baharında Çingene
İkisi de farkındalar...

Şehir akıp gidiyor köprülerden
Nehir akıp gidiyor köprülerden
Farklı zamanın adam’ı seyrediyor şehri tepeden
Çok zatürye oldu üşüdü
Kar kış demeden.
bir bardak buharlı cay ikram eden
Akıp gidiyor şu nehir
Şehir suskun insanlar ürkek, küs
Şu güzel kız nereye gidiyor
Kim bilir…
Çocuklar gülmüyor
Gökyüzünü hiç görmediler zaten.
Akıp gidiyor nehir…

Zamanın farkına mendil serdiler
Nehrin üzerinde köprü, köprünün kenarında cingene
Tutuşturmuş demir korkuluklara kendini
Elinde çıkarası, ihtiyar
Sanatının en güzel baharında Çingene
İkisi de farkındalar
Kim bilir…


Şehir akıp gidiyor köprülerden
Nehir akıp gidiyor köprülerden
Farklı zamanın adam’ı seyrediyor şehri tepeden
Çok zatürye oldu üşüdü
Kar kış demeden.
Bir bardak buharlı cay ikram eden
Olmadı…
Canı simit istedi
Bir de kadın…

Kalkıp gidiyor güvercinler
Mavi çinili kubbelerin, ruhlara şiir yazdığı anlarda
Sarmaş dolaş düşünceler
Dudaklar mikrop yuvası
Kim bilir
Aradığımız nerde?

Gidiyor güvercinler
Mavi çinili kubbelerin, ruhlara şiir yazdığı anlarda
Sarmaş dolaş düşünceler
Dudaklar mikrop yarası
Kim bilir
Aradığımız nerde?

Şehir ve köprüler
Akıp gidiyor.