10
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1716
Okunma

Ne, faydan oldu
…………..Önünde bel büküp, gününe ter dökene
Ne de vefân
…………..Kundağında sütün verene
Söyle!
Ateşli bakışları sisli,
Yakışları sinsi, söyle!
Açık et meramını
Kinin kime?
Hadi,
Ciğerine kök saldığın
Gözlerine gözlerinin ferini vermiş
O hastalıklı âşıklarını geçtim de,
Seni anlatmalı dalında patlayan tomurcuklara.
Anlatmalı ya
Ne zaman sözüne başlasam
Dilimde olursun koyu katran
Bulaşırsın yapış yapış
Yok mu bunun bir yolu
Kesip atsam menzilini
Yok mu, o vebalı gözlerinden bir kaçış
Sözde özgürlüğümdün
………………kaçak sevdalara
Hazda prangalara verdiğim isyan
Genç kızların ak göğsüydü zulan
Yeni yetme düşlerimin ocağına saklandın
Kokladım kuytularında ekşi kokunu
Başımı döndürdün zevk sarmalında
Sonra gonca dudaklarda aklandın
Ölümüne yamanan bitmez arzumdu
……………………..seni kanımda deberten
Yanmaya gönüllü ben
Benliğimi ateşine kurban verirken
Bedenimdi şenliğinde küllenen
Sen, delibaşımda deli rüzgâr
Köylüme umut, kızlarıma çeyiz
Vebâlin damarımda umuduma ecel
Sen, devrim şarkılarının kutlu hazzı
Mahpus duvarlarına üflenen kirli hasret
Sarhoş nefeslerin yorgun avazı
Nefesindir ölü saatleri canlandıran sohbet
Fakir ayları gelende, soyumu âzâd et
Her şeyden öte,
Sahi,
Sen ne idin
Ömrümün en güzel çağlarını
Dumanına katık ettin
Salih ERDEM Mayıs 2006 / AYDIN