bana doğsada doğmasada güneş her sabah çıkacak başkalarına perdeler aralanmaktan yüreğim bakmaktan ardından geçen günlerin durgun nehire döndüm usul usul akarken dağların eteklerinden evsahibim alabalıkları bir bir bıraktım ardımda
hayat durdu sularımda artık güneşide almıyor mavim aynı yüreğim gibi tenimde kurudu beklemekten çöl sıcaklarına kapılmış giyorum bahtımın rüzgarına
usulca sokul hayatımın rengi gir koynuma sessizce ve öyle işle ki damarlarıma unutayım bütün maziyi farkına varsada zülmeden saat yüzüme vurmasın umutsuzluğumu
beklemisin kimse artık gurbetleri üzülmesin gözlerim ağlamasın sevmelerim konsun bir kelebek hülyalarıma terketsin özlemler kuvvetle muhtemel, gelişin giden bahar...
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
beklemisin kimse artık gurbetleri üzülmesin gözlerim ağlamasın sevmelerim konsun bir kelebek hülyalarıma terketsin özlemler kuvvetle muhtemel, gelişin giden bahar...
Finali vurgun gibiydi.Teşekkür ederim sevgili şair mükemmel bir eser okuttunuz.Candan kutlarım.
usulca sokul hayatımın rengi gir koynuma sessizce ve öyle işle ki damarlarıma unutayım bütün maziyi farkına varsada zülmeden saat yüzüme vurmasın umutsuzluğumu
beklemisin kimse artık gurbetleri üzülmesin gözlerim ağlamasın sevmelerim konsun bir kelebek hülyalarıma terketsin özlemler kuvvetle muhtemel, gelişin giden bahar...
Sizi ve güzel şiirinizi yürekten kutluyorum. Saygı ve selamlarımla.
"Kar yangını gecenin en dar vaktinde seni düşünüyorum yokluğunu yüreğimde kanatarak. Suskunluğuna uzanmış bedenimle demlenmiş yalnızlığını yudumluyorum dudaklarımı acıtarak. Başucumda yokluğun, bir beden bol gelen hüznün gömleği sırtımda kan ter içinde yalnızlığına akıyorum. Yetim düşlerimi ezip karanlıkların içinde sensizliğini kanatıyorum.
Dağ başı ıssızlığına inat rüzgarın avuçlarında açan kır çiçekleriydik biz seninle. İmkânsızlığın toprağına sımsıkı tutunmuş çınar ağacının umuda gülümseyen kökleriydik biz. Ne sen Mecnun’un Leyla’sı ne de ben Şirin’in Ferhat’ ı. Biz seninle aynı uçurumun birbirine hiçbir zaman kavuşmayacak iki yakasıydık.
Bir gün gelmek istersen yalnızlığın sen kokan satırlarına umutlarınla gel. Tövbeleri yarım kalmış günahlarınla gel. İçinde yutkunduğun kelimelerini dudaklarıma sürüp imkansızlığın avuçlarından bana gel. Gözyaşlarınla gel, kurumuş dudaklarıma ab- ı hayat olsun tuzlu yağmurların. Hasretinin kanayan yüreğinle dön yüreğime.
Geldiğinde yokluk kelimelerini dudaklarında ezip yavaşca sokul yanıma. Usulca saçlarını çöz. Bahar kokulu saçlarını yüreğimin kıyılarına getir. Başını koy göğsümün sen kokan yastığına. Sesinle dokun üşümüş kirpiklerime. Yokluğunu söküp dudaklarımdan, yüreğini ser yüzümün yalnızlığında bitap düşmüş gamzelerine. Nefesini bir an tutup benim nefesime ver nefesini. Yanan tüm ışıklarını söndürüp gülüşlerini ört üzerimize."
Sevgili Cimcime birgün özel olarak sizin bütün yorumlarınızı okuyacağım . harika yazıyorsunuz . Paylaşımlarınız öyle değerli ki. Teşekkür etmek istedim.Sevgilerimle.
Sevgili Cimcime birgün özel olarak sizin bütün yorumlarınızı okuyacağım . harika yazıyorsunuz . Paylaşımlarınız öyle değerli ki. Teşekkür etmek istedim.Sevgilerimle.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.