16
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1404
Okunma
Sararıp oldum hüzünden,niye sevmezsin gönülden,
Ne bahar oldun ne yazdan,üşüdüm ben kış’mısın sen,
Deli oldum her geçen gün, sararıp soldum yüzünden,
Kara bahtım çekdirirken, yanarım aşk’ın yüzünden.
Sen benim sevdiğimi bilmez misin
hicrana verirsin beni,
deli olacağımı düşünmez misin yokluğundan,
ayılığa teslim edersin rüzgarlla savurursun,
sen beni.
Bilir misin?
bilirmisin ? sen,
Ne şafak oldun ne ufkum, kararan bir sevda oldun,
Seni sevmekten yoruldum, güneşimken şimdi soldun,
Küle döndüm her geçen gün,beni yaktın soldururdun,
Kara bahtım çekdirirken, yanarım aşk’ın yüzünden.
Ey divane gönlüm,
nedendir severken bu yandığın,
nedendir ! severken, kara,kara düşündüğün,
çok mu çektirdiler sana,
çok mu çektirdiler severken ey gönlüm,
ondan mıdır ? “ağladığın,”
bulut gözlerin ! gezinir durur, ağlayarak boşlukta,
her durduğun yerden dökülür,
sağanak,sağanak yağmurların.
okyanuslara doğru uzanırken,
hayal dolu, o gözlerinden.
Söyle ?
”Ey, Divane Gönlüm.”
söyle.
A.Yüksel Şanlıer
28 Nisan 2009-04-28
Antalya