22
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1584
Okunma

Fakat
emin ol ki sevgili;
zavallı bir çingenenin
kıllı, siyah bir örümceğe benzeyen eli
geçirecekse eğer
ipi boğazıma,
mavi gözlerimde korkuyu görmek için
boşuna bakacaklar
Nâzım’a!
bir ipin ucunda
sallanıyor
sindirmenin keyfinde
acıyı kemiksiz
uçarken kanatlar
öfke kınında
sızlanıyor yine de
kendi dilinde
iplere takılan özgürlük
bir bulmaca gibi
sağdan sola
soldan sağa
yalpalayarak
bulmanın zevkinde
ödülü yeni çığlık
çırpınırken güçsüz
kendi teninde
örümcek sıkı sarar ölüleri
karmaşık mumya gibi
geçer etrafından
parmakları el örgüsü
bir ters bir düz
iki düz iki ters
sonra damlatır
öfkesini
palazlar dökülmüştür
bir yaprağın teline
savunmasız
kavrar parmaklar
kıllı ve sakil
sonra döner kendi yönünde
dökülür telekler
nilüfer yaprakları gibi
bir batar bir çıkar
derin serinliğinde
sızlanan örümcek olur
bitmez çirkinliğinde
sıkarak sarar örümcek ölüleri ona gücü yeter ancak sindirebilmesi için
kendi hayvani doğasında kanun budur…
26.04.2009