1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1185
Okunma

saniyem yine seni geçiyor
gidemedim kahverenginden uzağa
dilim sus pus yürek hep küs
cam parçalarında kalmış
silmeye çalıştığım anıdaki yüzün
çerçeven ayrılmış biz gibi
silip atamadım yaralı bir iz gibi
gezdim görebileceğim yürekleri
kan deryası oldu yüzüm gözüm
boğuldum et kalabalığında
hep yürek diye sığındığım ne varsa
bir pişmesi kalmış, tabaklarda
yoruldun çehresi mahsun gözlerimden
gurbet ele de gitmişsin ne gelir elden
atmaya hazırım kendimi benden
bir pencere açın bir kalemden
kaçasım geliyor olduğum ilden
söyleyemem sözüm kalır maziye
yollasın dostlar şimdiden taziye
hangi sevda kaldıki geriye
kaç tutsak var aşkın zindanlarında
ben öldüm kaldım gözlerinin siyahında