Gardiyanlar götürün beni zindana Acele edin zarar veriyorum insanlara Kapatın beni ama mahkûmlar olmasın Sadece bir kuru ekmek bir yudum su kalsın
Gardiyanlar müebbet hapis var Soluduğum havada bir kötülük var Ya öldürün beni ya onu yaralayın Acı çekmeden anlayamazlar
Gardiyanlar çok zor işiniz Kötülük soluyan insanların içindesiniz Beni onlardan sanmayın sakın Yaşam benim yadırgamayın İstemezdim bilemezdim böyle olacağını Yavaş yavaş batıyorum gardiyanlar
Gardiyanlar ben savaştan çıkmış bir gaziyim Tek kolum tek bacağım zamanın esiriyim Götürün beni zindana ölemiyorum burada Götürün beni zindana ağlayamıyorum burda
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
gardiyanım gardiyan elimde değil salmak, ben koymadım ki seni hakime bir danışak, sen yapıp eder iken düşünmezsen sonunu, elbet ailen çeker bu suçun sonuçunu
bende senle birlikte senelerdir yatarım, suçum nedir bilmeden hep voltalar atarım, nemli duvar,küf kokar tüketir hayatımı sana af cıkar ama ben mühebbet sayarım.
verdiğim emekler bir bir boşa çıktı elimden gelenin fazlasını yaptım vefasıza artık vazgeçtim aramıyorum ki ışığı saptım yolumdan gelmesin o kalp hırsızı.........
anlattım gardiyanlara derdimi ellerinden tek gelen ağlamak oldu yanlızlığıma yolun sonu ferah dediler çıktık yola ama gelmek bilmiyor ki yarin mutluluğu bana...
taş duvarlara anlat yaşadığın bu aşkı, belki gardiyan duyar bulur bir çözüm yolu, atılan her voltada yere hüzün katsanda, yüreğini serin tut ,bu yol sevdanın yolu..
taş duvarlara anlat yaşadığın bu aşkı, belki gardiyan duyar bulur bir çözüm yolu, atılan her voltada yere hüzün katsanda, yüreğini serin tut ,bu yol sevdanın yolu..
ağlayasım gelsede bu zindanda halime bilirim yerim yurdum bu taş duvarlardır benim yaşadım gördüm bildim desemde sevdayı yarim olsa bile kaç yazar ki benim.....
cezamız mühebbet ya da ölüm olsa ne yazar bu bedenin ispatı küçük bir kağıtta yatar gözyaşım kurusa canlar yaksa sılada oturup arkamdan ağlayacak yarim mi var....
verdiğim emekler bir bir boşa çıktı elimden gelenin fazlasını yaptım vefasıza artık vazgeçtim aramıyorum ki ışığı saptım yolumdan gelmesin o kalp hırsızı.........
anlattım gardiyanlara derdimi ellerinden tek gelen ağlamak oldu yanlızlığıma yolun sonu ferah dediler çıktık yola ama gelmek bilmiyor ki yarin mutluluğu bana...
taş duvarlara anlat yaşadığın bu aşkı, belki gardiyan duyar bulur bir çözüm yolu, atılan her voltada yere hüzün katsanda, yüreğini serin tut ,bu yol sevdanın yolu..
taş duvarlara anlat yaşadığın bu aşkı, belki gardiyan duyar bulur bir çözüm yolu, atılan her voltada yere hüzün katsanda, yüreğini serin tut ,bu yol sevdanın yolu..
ağlayasım gelsede bu zindanda halime bilirim yerim yurdum bu taş duvarlardır benim yaşadım gördüm bildim desemde sevdayı yarim olsa bile kaç yazar ki benim.....
cezamız mühebbet ya da ölüm olsa ne yazar bu bedenin ispatı küçük bir kağıtta yatar gözyaşım kurusa canlar yaksa sılada oturup arkamdan ağlayacak yarim mi var....
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.