Minik kız ne güzelsin ne sevimli yaşın kaç
Üç beni buğakma anne o hep çimdikliyor
Hemen gelirim kızım korkma hiç ve gidiyor
Minik kız hep yalnızken çimdikleri yiyor.

Suçu ne bu bebenin ne bedelini ödüyor
Kötü bir hava var babaanne tez gelmiyor
Bu kez üvey annesinin yüzü güleç hayret
Seninle oynayalım gir içine bak sepet.

Kanar minik kız oturur kapaklı sepete
Kadın sepetin sapına urgan bağlar ve de
Sallar kızı sepetle kuyuya en derine
Daldırıp daldırıp çıkarır kuyudan yine.

Heyecanla açar kapağını sepetin ay
Sadece baygın minik kız nasıl olur bu vay
Kapaklı sepette sırılsıklam bir candır ay
Allah için ayar kendiliğinden san/ki tay.

Gider üst baş yaş karanlık odasına pusar
Cismi bile görünmez miniciktir illâ var
Bir ses duyar Müfide!hani/miş benim kızım?
Anne onu arar o susar küslük ne lâzım.

Ne de kâr,bulur anne illlâ da küs bebeği
Bir şey demez kız korkulu içi küs epeyi
Sarılır minicik bedene,yaştır nedeni?
Kız hep anne dediğine ilk kez der Allahtan.

’Babaanne beni buğakma,beni buğakma.’






















12/04/2009/İZMİR
Müfide DECDELİ

++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
YORUMLARDAN SEÇTİKLERİM
++++++++++++++++++++++++

Müfide hanım,
Yaşadığınız onca zulmü, içinizde yer eden ve asla kabuk bağlamayacak yaralarınızı büyük bir üzüntüyle okuyorum.Yazın...Lütfen yazın.Bu ağırlık kelimelere döküldükçe belki hafifleyecektir.Ancak şiirde yazarken bile bunları anlatacak cümleleri kurmakta kendinizi kısıtladığınızı hissettim.Öykü denemeleriyle anlatımınızın daha özgür, kendinizi ifade etmenizin daha rahat olacağını düşündüm.Lütfen bunu da bir deneyiniz.

Emeğinize sağlık.Saygımla.


Ozlem Pala

+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
14 Nisan 2009 Salı 09:24:59
Suçu ne bu bebenin ne bedelini ödüyor
Kötü bir hava var babaanne tez gelmiyor
Bu kez üvey annesinin yüzü güleç hayret
Seninle oynayalım gir içine bak sepet.

Kanar minik kız oturur kapaklı sepete
Kadın sepetin sapına urgan bağlar ve de
Sallar kızı sepetle kuyuya en derine
Daldırıp daldırıp çıkarır kuyudan yine."""

Sen sandın ki o minicik canınla tüm bunlar bana yapılıyor.Zerre kadar iyilik de yapsa , kötülük de yapsa kendine yapar insanoğlu. Keşke yanında olabilsem şu an................................................
Minik kız konuşamamış o zaman ama şimdi konuşuyor . Madem ki yaşıyor bu üç yaratık. çünkü diyemem insan.Geç karşılarına ve de ki seni üzdüklerinde :::::

Sanmayın azalırım
Sanmayın tükenirim.
Rabbimi aldım arkama
Siz kırptıkça ben büyürüm
Sanmayın görmez gözüm,
Sanmayın susar dilim
Yüreğim feryat eder
Semaya yükselirim.
Sizde nefret durulmaz,
Bende sabır yorulmaz
Uğraşınız boşuna
Rabbimi aldım arkama
Benim belim kırılmaz.
Siz yaktıkça gülistanım gül açar
Gül ağacım güller saçar etrafa.
Size de uzatıyorum elimi
Alın, alın elimdekilerini.
Korkmayın batmaz
Benim gülüm kanatmaz.
Çünkü ben bir insanım
Sizleri seviyorum.
Gözümde yaş oldunuz
Sizin için üzülüyorum.

Sevgili müfideciğim, beni şair ediyordun neredeyse ne yazdım bilmiyorum. Diyeceğim o ki asla üzülme ASLAAAAA . Sağlığının neden bozulduğu anlaşılıyor . Keşke yanında olsam da sana üzülmemeyi öğretsem.
Allah butün canlıların zehirli olanarını da yaratmış bilmez misin....
Hayvanlarda yılan, çiyan , akrep gibi.
Bitkilerde zakkum gibi.
İnsanda yaratmasın Olacak şey mi ????
Sana rastlayanlar da insanın zehirlileri. Şansına üç tane çıkmış . Bu da senin avantajın bana göre . ne kadar çok sabır gösterirsen, onların diliyle konuşmazsan mükâfatın o kadar artacak. Ve şuna kesin inan, sen onların perişan hallerini mutlaka göreceksin.
Senin paylaşacağın yüzlerce dostun var. Onların o da yok. Her musibette hayırlı bir taraf vardır. Onlar olmasaydı sen o şiiri yazabilir miydin .....
Özlem Pala arkadaşımızın fikrine aynen katılıyorum. kendini mısralar arasına sıkıştırmadan akıcı ve samimi duygularla anlatılmış kısa öyküler şeklinde yaz başından geçenleri. İnsanlar da dersler çıkarsınlar. Hatta kanal 7 ye gönder tv filmi olarak insanlara sunsunlar. Orada ibretlik hikayeleri kısa film olarak yayınlıyorlar. Güzel mesajlar verelim insanlara dilimiz döndüğünce .
Kitap düşünürsen içinde kısa öyküler de bulunsun şiirlerinin yanında.
Antolojide bir meslektaşımı tanıdım. tanışma imkanım da oldu Antalya’da Şükran Günay Hanımefendi. Oku onun yazdığı öyküleri tamamı gerçek başından geçenleri kaleme alıyor . Sırf ders olsun diye. Bu da hizmet değil mi İnsanlığa.ÖPTÜM GÜL YÜREĞİNDEN , CANIM BENİM YAZ YAZ YAZ . ASLA ÜZÜLME, ASLA KENDİNDE BİRİKTİRME SIKINTILARI.

SANMA Kİ CÜMLE DERTLER YALNIZ SENDE TOPLANMIŞ
HERKESE AYRI BİR ÇARK HIZLI DÖNER KİMİNDE ------------- GÖNÜLDÜR HÜLÂSASI

SIKINTILAR KARLI DAĞLAR ARDINA.........................................


Zübeyde
Gökbulut

++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++