Zannetme oğul! Yol kesek
Çok uzun zahmetli, çetin bir iş… Hayat yolu
Uzadıkça çözülür dizlerinin bağı
Meşakkat boynunda muska-Yatağında arsızlanır susta
Terin kurumadan atların öldüğü kalır...oğul.
Aşk kıskacından dönüp de geriye baktığın
Meyvesiz tarumar edilmiş en güzel bağın
Hayat senden, yol senden çok usta
Uçmayı özgürlük mü zannedersin oğul.
Bakışında güller derdiğin, en sadık köpeğim dediğin
Gün intizar, ölçüp biçmediğin, Urbanın daraldığı
Tenine benek düşer, ak düşer, gözlerinin karardığı kalır...oğul.
Derin vadilerde aç kartalların pençesinde kan akar
Senin dost bildiğin-ler pusu atar-
Şehvetiyle aynı yatağa seninle yatar...Sakın aldanma oğul.
Şeytan gökyüzünde değil... içimizde, yanı başımızda
Öç yılanın baş tacıdır…Yılanla, yalanla arkadaş olma
Çok şey güzeldir bu dünyada.. kanma
Erdeme erdiyse başın, sözüm yok mirada
Dürüstlüğün başucunda yastığın… Kuş tüyüne aldanma oğul.
Harama tamahkâr olup, yıkılmasın başına dağın
Buzullar zirvelerin korkusudur
Aşk şımartır karartır perdeyi…
Gerçek aşk zirvenin tutkusu, beyazıdır
Seversen adam gibi sev oğul.
Doğru, hak bildiğin çizginin efendisi
Garibanın, sessizin, ezilmişin sesi ol
Kulağından eksilmesin, minarelerde ezan sesi
Doğru yolda eğrilmeden, vatanına milletine er ol...