6
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1798
Okunma
----------------(Bir Dört Nisan Günüydü. Bir Alem Göçtü)
Altının sarrafa varsa zahmeti
Salınsa da olur salınmasa da...
Yiğidin öldükten sonra kıymeti
Bilinse de olur bilinmese de....
Sordum ki bu itin burda işi ne
Düştüm tepe takla düşün düşüne
Ruh tenden çıkınca mezar başına
Gelinse de olur gelinmese de.....
Elin şakağında kalbini yokla
Kinini sevgiye dönüştür sakla
Yürekler topluca mızrakla okla
Delinse de olur delinmese de.....
Şu garip haliyle saldım salihi
Beyhudeymiş gayret çaba billahi
Şu kara bahtlının şu kem talihi
Silinse de olur silinmese de.....
Her türlü şirrete sabret ha sabret
Gösterip fitneyi silmeye gayret
Bu günü görüp de geçmişten ibret
Alınsa da olur alınmasa da....
Dağlar silkelendi bulut yaş döker
Irmaklar durulur boynunu büker
Yüreğe köz düştü dillere şeker
Olunsa da olur olunmasa da....
Gönüller virane ıssız yol gibi
Yapraksız çiçeksiz tülsüz dal gibi
Bağrıma saplanmış dağlar tül gibi
Dilinse de olur dilinmese de.....
Gönüller hapsolmuş bağlanmış bağsız
Meydanlar avare hakansız tuğsuz
Ötüken’de otağ kurup başbuğsuz
Kalınsa da olur kalınmasa da.....
Gökyüzü hovarda siyaset yırtık
Hakikat çaresiz gerçekler örtük
Bozkurtların zafer mehteri artık
Çalınsa da olur çalınmasa da....
4 Nisan 1997
Zülfikar Yapar Kaleli