58
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2640
Okunma

"Lütfen beni çekmezseniz sevinirim.
Çünkü annem beni Erzurum’da asker sanıyor. „
Onların hatırasına
Bulutlar şahittir gökte, yağmur bunun farkında
Ölüm ile nişanlandık, vuslat her an yakında
___________________________________
Cudi‘nin akşamı yine dünden koyusun
Gökkuşağı kolonunda sızlanışımız;
Değme senden büyük dağlar varsın uyusun
Fısıldarız yıldızlara yaslar başımız...
Bir savaş ki gel de anlat, göster dengini
Mor bulutlar gölgeler mi böyle yangını
Kimler çekmiş bu gözlere ateş rengini
Kaç hilâle şablon vurur çatık kaşımız...
Siper sanıp dayandığım cılız çınarlar
Kıvrım kıvrım kan pıhtısı sızan pınarlar
Boğuk boğuk, duman barut genze sinerler
Uzaklarda içten içe akar yaşımız...
Cemre düşmüş şubat sonu oy bizim eller
Nişanlıma al gelincik sunduğum güller
Hayalime toz sürer bak insafsız yeller
Yüzde gez göz arpacıkmış arkadaşımız...
Bayram dedik şafaklara ağırlar bizi
Yağmur, ayaz, sis nedir ki kahırlar bizi
Kalan sağlar hıçkırıkla uğurlar bizi
Sınır çizer kalleşliğe mezar taşımız...
Hilmi Yazgı / Uzak Şafaklar
bu şiirde adı konmamış bir savaşın asker psikolojisi konu alınmıştır.