1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1304
Okunma
Çocukluk düşlerimin en saf,
En dokunulmaz sandığım ışıltısıyken aşk,
Yalan sevdaların kuytusunda pusuya düşürüp
Alnının tam ortasından vurdular ümitlerimi..
Mavi peri kuşumu sürgün ettiler..
Şimdi dilek tutmak için
Kaymasını bekleyeceğim
Bir tek yıldız bile yokken gözlerimde,
Gel canözüm..
Tam da bu anda gel ki,
Bir avuç mutluluğu ömre bedel sayarken,
Bir avuç umutla yaşamanın
O buruk tadı kalmasın yüreğimde..
Yüzümü yüzünde bırakıp,
Gözlerini gözlerimde alıp gittiğim
Gönlümün gece karanlığına bürünmüş sevdası..
Bak,bir kurşun misâli ağırlaşıyor,
Giderek dibe çekiyor hasretin..
Her akşam bulutlar iniyor
Gökyüzünden kirpiklerime..
Bulutlar kan kırmızısı,
Say ki bulutlar gelincik tarlası..
Gün batımı diyorlar ya adına,
Örselenmiş zamanlarımdan kalma
İsyan gecelerinin sancısı bu..
Sensizliğe kızılca kıyamet feryadı güneşin..
Lanet olsun,
" Gittin "
Diye sitem edemiyorum bile sana..
Hiç gelmedin ki..
Ve bilmiyorum gelecek misin ?..
Bir gelsen,
Bir dursa şu sarı rüzgârların esişi,
Böyle savrulup dökülmese yüreğim yaprak yaprak,
Belki de bu kadar ağır gelmeyecek yaşamak..
Ya gel,kurtar beni bu bekleyişten,
Ya da beni özgür kılacak sona ulaştır..
O son ki,
Umutla uyandığım son sabah,
Ölümün kıyısına vardığım son duraktır..