4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
892
Okunma
İçim Acıyor
Her şarkıya hüznümden katarken
Geceler boğazıma dolanır
İdam sehpalarında ilmikler beklerken
Cellatlar her seveni ben sanır
Kendi fermanımı yazdığım günden beri bir bilsen
İçim nasıl acır, nasıl acır.
Yeşermez filizler eminim
Gözyaşlarım köklere yetişmez
Oysa bir kez koklamak için pembe gülleri
Yüreğimi vermez miydim
Her şafak şakımaz mıydım kıskandırırcasına bülbülleri.
Son baharım demiştim, bir daha yaşanmaz
İnanır mısın ölürken gülümseyecektim
Acıların taht kurduğu ömrümde
Bir mevsim de olsa
Ben mutlu oldum diyecektim…
Fırtınalar, şimşekler çaktı
Bükük boynumu uzattım bakışlarım mahzun
Şu ömrümde ne gülümsedim ne güldüm
Şafaklarda hep içim acıdı
Her gece sehpalar kuruldu, her gece öldüm, öldüm.
Tekerler döndü, derinlere işlemiş izler
Takvim yaprakları yırtık
Her hatırada dağlasalar gözlerimi ne çıkar
İçim zaten acıyor
Başka şey acıtamaz artık.
Acıtamaz artık, acıtamaz...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.