kara sevdam senden çektiğim nedir
sevda çöllerinde serap gibisin
yandım dersin hasretten ettiğin nedir
aşk elinden dertli harap gibisin



susuz kaldım da bir yudum içemedim
tadılması haram şarap gibisin
öylesine bağlandım ki vazgeçemedim
gûl izini öptüğüm türap gibisin



aldı götürdü beni benden sözlerin
sevda denizinde girdap gibisin
niye böyle mahzun rana gözlerin
hasretin acısından bitap gibisin



o kadar başka ki sevdamızın ezgisi
yürek tellerinde mızrap gibisin
seninle değişti kaderimin çizgisi
yüzümü sürdüğüm mihrap gibisin



gül bahçesinde dikenlere sarıldım
yüreğimi kanatan ıstırap gibisin
bazen neş’e doldum bazen kırıldım
tüm suallerime cevap gibisin



sen cahil ruhuma verilmiş ödül
okumaya doymadığım kitap gibisin
sevginle yaşadı baharı gönül
günah bahçesinde sevap gibisin

*

durduramaz bu kalemi hiç kimse
coşku dolu yüreğime hitap gibisin
eğer ki bu gül yüz gülmekte ise
aynadaki aksime cevap gibisin
sen gönlümün sultanı tek sevdiğimsin

AYSEGUL ATAKLI.