15
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1862
Okunma

- uzun zaman önceydi
doğmamış umutlarımı sardığım gençlik hayallerimin
kilidi pas tutmuş sandığın en kuytu köşesine gizlenişi -
yaşam ve ölüm iki ucu keskin bıçak
yakasına yapıştığım hayatın zaman ayırmacında
saatler dönüp akşamı vurduğunda
titredi toprağım ayaklarımın altında
yaşam yorgunu nasırlı ellerimin bıraktığı
son notuydu parmak uçlarımdan gözlerine sızan
zaman
kendi sefilliğine aldırmadan
renkli ışıklarıyla kandırdığı insan ömrünü çaldıkça
öğüttükçe çarkında hayatları
acıyla sevinci harmanlayıp serper üzerimize
daha hızlı koşar adımlar
bir ömrü daha tüketmenin zaferiyle
vadesi dolmamış
…ve kesilmemişse son yolculuğa biletin
sorgusu yarım kalır sol omzuna konan meleğin
huzura açmak istersin mahmur gözlerini
masumluğunda yeni doğmuş bebeğin
- bir seni doğarken
bir beni ölürken görmemiş gibiyim
ben daha bin asır beklerim sen yeter ki
doğumunla ölümü erteleyişim ol ... -