7
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1906
Okunma

Ne ğezer
“-n’arasın ay abam;
o ğün yoğudu
hinci var da n’olcak
elimiz dutar
gözümüz görü(r-i)kene
dişimiz keserkene
bulsak daşı öğüdecek karnımız
aşlıkdan gırılı gederdik de
kimsenin tarlasına dabanına
ağacının dalına,
kelek tarlasına,
şununa bununa
yan gözüne bi baksak ya
ne ğezer
hincikinner gibi
honun şunu var
falanca hunu yemiş
feşmekan höyle keymiş deye
günülesek
garnıdarlık etsek
herifin başının etini yesek ya
ne ğezer
ha bizde çocuğuduk
biz de genc olduk emme,
çoluk-çocuğada garışdık
emmeee
ne çocukluğumuzu bildik
ne genşliğimizin hayrını gördük
genşlik dediysem
çocukluğumu bilemeyon ki
genşliğimin ne hayrını gören
deli-dembek oynayıp durukana
akren olan-gız
verividiler gocaya
ne olduğunu bilemeden
üf demeden daa
çog geşmedi hadi bakalım
herif Seferberliğe
garnım burnumda
o(ğ)lu esgere gedeli beri
gayınbobam eve yere girse ya
ne ğezer
nişleyip goyosa dağda-daşda
bi ğün annacımda durdu
bana bakar-bakar ağlar
ben kendi derdimi unudur,
o ağladı deye ben de ağların
yazık adam biğün “-geliiin” dedi
seğirtdim vardım da
“-ey boba” dedim
deli çocuğun taha yau
“geliiin, gelin deği de has-öz gızım”
anacına dineldim
bek eyi bi adamıdı
sizden eyi olmasın
gızlarından ayırmazdı beni
herif esgere ğedince
ayak ucunda yatırıdı beni
de!
adamca(ğı)z
gaşıyın üsdünde gözün var dese,
dıkımı gücük dut,
gak ordan bi gupa su ver
abdas(t) alan ilen getir
ya da ne bileyin
hurdan gak da ora otur dese ya
emme gayınnam olcak garı
gaşlarını garartdımıydı
donuz görmüşden beter oludum
aklım depemden gederdi,
o ğadar gorkuyodum
kendi de zaten adı üsdünde Gara A(y)şa
yere-ğöğe sığdırsa ya bi
hortlayasıca, içime ilidir mi
donuz mezerinde yatasıca
onun uçu;
gayın bobamın kölgesinden eğsilmezidim
tarlaya nadasa, dağa oduna
gelini deği gızıyın,
gızı değil yavıklısın,
eme onu aşıtlatdımıydı
gara aşa
etmediği gomazdı
yerler yeyesice
ha ona da galmadı yalan düne
yanına kâr kalca sandı ettiği
biğün gün-dirlik veri(r) mi
ne ğezer
de! onu deyceğdim,
ıramatlık gayınbobam
“-gızımmm!
hinci ben seni güderin desem yalan
ay aydın yol belli,
genşsin da(h)a
sen bobayın evine ğet,
gene de atıvımayon,
gene benim evladımsın,
“-ı ıh” dediysem dee”
“-va(h)! boba o nası laf” dedim emme
içim “cııız” etdi,
düşdük yola
yüzüme bakmadan
o öğnde ben arkada
eletividi bobamın evine
izinin üsdüne dönüvüdü
gerisin geri
olduğum yerde galağaldım
ardında baka-ğaldım
geri dönüp baksa ya bi!
ne ğezer
el evindeymişiyin gibi gelidi bana
elimden bi işde gelmezdi daha
çocuğudum ya(hu)! daha dedim ya
gözüm esger yolunda
bi ağların bi ağların
gayınbobamgilden yandan
bi habar bi mekdip
ne ğezer
gayınbobamın etdiği
çok gücüme getdiydi
eller gibi döğse-çarpsa
kolumu ganadımı eğşese
aklıma gelmezdi
bobamdan eleriydi ıramatlık,
aklım ileri-ğeri ermeyodu demek
gabiri cennet olasıca
nur içinde yatasıca
gaşını garartsa da,
bi zert gonuşsa ya
ne ğezer
meğerisem adamca(ğı)z
o(ğ)lunun “-öldü” habarını
evel-evelden
kimbili ne fakıt almışımış da!
ne bile(yi)n ben,
esgerde ölenin ölüsü mü geliyo
görmeyince insan yakışdırabiliyo mu
görse yakışdıra bili mi anam;
i(n)san; gözlerine bakıp durduğu,
gızgısını, sevgisini gözünden okudu(ğu)n
dağı deviri sandığın bobayiğit erine
ölümü yakışdırı(r) mı
ne ğezer
aklıma file bi gelse ya
Allah var gederkene bile
eller gibi hiş ağlamak aklıma gelmedi
sankı gonşu köye hızmata getmiş gibi
bi eşek yükü odun edip
öylene eve gelce(ği)miş gibi
bi getdi ki
gediş o ğediş,
ağşama gelceğmiş gibi
gelir mi yılın yılı beklesen
ne ğezer
sonratdan aklıma ğeldi zahır
esgere ğedenin gelme(ye)ceği
esger anaları,
esger yavıklılarıyna barabar
herkeşine barabar
bende ağıd etmeye başladım
“hey onbeşli onbeşli
serhet yolları daşlı
onbeşliler gelmedi
yarinin gözü yaşlı”
ben bi ağlamaya başladım kiyne
günnerce
aylarca
çocuk da zati
marakımdan telef oldu ğetdi
doğsa
yaşasa filen ha
belki bana bi meşgale oludu
yadigar gordum adını
bahtiyar olsun derdim
insan isdeme mi emme
ne ğezer
bobam ıramatlık
“-gızııım gak” dedi “gak”
“-ölenine ölünmez
iki ğün sonura başıma bi hal gelse
elinden dutan olmaz
deynek de olsa
kölgesi olur üsdüne
gözlerim açık geder” deye
birine daha verdi
adamın üş çocuğunun üsdüne
bi çocukda ben oldum
ha
eyi günümüzde geşmedi deği(l) de
ilkinkinin yadigarının üsdüne,
olumu sanısın
ne ğezer
dedikleyin üç onun varıdı
üş de benim oldu altı
neliklerinen böyütdüm
nası geldi-ğeşdi sanıyonuz ömrüm
ben bu saşları
değirmen damında mı ağartdım
aş ğaldım,
susuz galdım
kimselere halım
şu deyemedim
desem
bobamın
başka birine daha vermekden
başka bildiğimi var
elinden ne geli,
anamdan sonura iki ğarı da o aldı
öğey ana insana hır(lı)soluk solur mu
ne ğezer
sorun bakalım,
ben de öğey anaydım
ellerini ıscak sudan
sovuk suya goydum mu
böyütdüm everdim Allaha şükür
her şeyleri tamtekmil..
eee köpek ayağına
su dökmüş gadar oldu mu
ne ğezer
tö(v)be
günahlarını almayan
daha önümü alıp geşmediler
emme eyi,
emme kötü
analık deye bağrımdan itmediler
böyüğü güçcüğü
hiş biri de öğeyana demediler
ellere bakıyon da
ne öğey evlad,
ne öğey gardaş
bobaları mefat etdi de
ben “onun-benim demedim
bana ne deyip kendimikinneri alıp da
elin-günün ettiği gibi
zengin birine varayın da
gabı ayrı olan dadı
beyin şeyi farklı olu
üş gün keyfime bakayın” demedim
bundan sonura gocaya varıp da
çoluk-cocuğun takkasını mı eğecez
hu yaşdan sonura
elin adamına garılık mı edecez
bizden geşdi gari değil mi gari ya
bunca seneden sonura
hunu delaletden gurtarayın
deyen çıkar mı
ne ğezer
KELİMELER
karnıdarlık: çekememezlik, hasetlik, günülemek, kıskançlık
seferberlik: eli silah tutanların topyekün savaşa çağrıldığı zaman (Milli Mücadele yılları)
günülemek: haset, kıskançlık, çekememezlik
içe ilitmek: yenilenin yaraması, doyurması,
eğşemek: budamak, kırmak, küt etmek, ağacın neredeyse yaprağı dalı kalmamacasına sıyrılması, ekinler için çiğnenerek yere serilmesi, örselemek, yülemek
nelikler ile: ne zorluklarla, meşakkatli, zahmetli
takkesini önüne eğmek: namusuna leke getirmek, utandırmak