Yıllar geçti görmedim, unuttum gül yüzünü.
Ömrümü yollarına, ser gel gurbet treni.!
Sevinçle baş koyacak, özlediğim dizini.
Kâlbimin sahibi yok, bul gel gurbet treni.!


Divanına çıkamam, tutarmı ki dizlerim.
Dağımın boranısın, kayıp oldu izlerim.
Bakışını kor edip, yüreğimde gizlerim.
Sabahın seherinde, sor gel gurbet treni.!


Hasretin oku acı, çıkarmıyım yarına.
Bülbül şeydâ edip, hiç bakmıyor zârına.
Sinemde gizlediğim, bakışıyın nârına.
Pervaneyi şem’ine, ver gel gurbet treni.!


Şu yanan yüreğimde, bir tomurcuk büyüttüm.
Tomurcuğu sinemde, senin için kuruttum.
Tende bergüzâr idin, viranede unuttum.
Gülistânda gülünü, der gel gurbet treni.!


Sarı sıcak yaz günü, ateş olup kavurur.
Sararan yaprak gibi, bilinmeze savurur.
Kışı lâyık görmüşsün, yürekleri don vurur.
Yarimin göz yaşını, sil gel gurbet treni.!


Sılanın hasretini, çeken gönüller bilir.
Gönülün çektiğini, yanan sineler bilir.
Sinede hiç sönmeyen, ateşi canda bilir.
Yavuklumdan bir haber, al gel gurbet treni.!




...........................................Kardelen26