3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1524
Okunma

Yolculuklarda kayboldu çocukluğumuz...
Ucuz otoban lokantalarında tattık
En lezzetli kuru fasulyeyi...
Ve o çorba...
Kıvamından yapılmadan önce çıkmıştı
Bizim aşçının kafasından...
Lezzetliydi...
Çok lezzetliydi...
Belki aşçı biliyordu işi
Nihayetinde amaç büyümekti...
Her gişede
Biraz daha gömüldü çocukluğumuz
Otobanlar hep ücretliydi
Bizim memleketimizin
Bizim yolumuzun
Ücretini veren
Bizim yolcularımız...
Onlarda çocukluğunu
Gişelerde sattı...
Yolculuklar hep umut kokardı
Cam hafiften aralandı mı
Mevsimde baharsa hani
İçeriye özgürlük dolardı...
Bu yol bizim yolumuz derdi hep çocuklar
Ve sonunda...
Hiçbir çocuk kalmazdı...
Derin virajlarda sarsılırdı oyunları
İnerken oyun gibi gelen rampalar
Çıkarken nasıl zorlardı...
Yanlış yola girdi kimileri
Umutlarını diğer tabelada bırakarak...
Kimileri buldu yolunu
Onlar tabelayı okuyabiliyordu...
Bazıları okumayı bile öğrenemeden büyüdü
Ve onlar için tabelaların hiçbir önemi yoktu...
Parmak izlerindeydi tüm yetkileri
Bir parmak...
Bir çocuğu nasıl büyütebilir ki?
Yolculuklarda kayboldu çocukluğumuz
Büyümek yerleşik hayata geçmekti belki
Ama kimse geçemedi...
Nasılsa duracaktı birgün
Nasılsa yolun sonu belliydi...
Ve tüm yolcular
O son durakta
Birbirlerini bekliyeceklerdi...
Ve hepsi tekrar
Çocukluğuna dönecekti...
5.0
100% (2)