3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1218
Okunma

Çelişkilerde gelip giden zihnim;
Bozuk para ritminde sevinç naraları atan çocuğun tebessümüne takılıp giderken
Benden geriye bir eskimeyen sevdan birde geleceğe dair umutlarım kalıyor
Gece nöbetlerimde farkediyorum hayata biraz geç fazlasıyla erken atımışlığın tecrübesizliğini
Kendimle karanlıklara sürüklediğim intikam hülyalarım;
Asabiyette sınır tanımayan ruhumu,sadakatsiz burjuva tebessümlerıne ebedı kapatıyor
Senden sonra kendimi kumdan kalelere hapsedip
Dileklerimi dört yapraklı yoncalara ,kayan yıldızlara havale ediyorum..
Seni düşünüyorum sanma
Tozlanmış anılar arasından çıkıp geliyorsun her seferınde
Hani mektepli çocukluğundan kalma bir hatıra defterin vardı
Her sayfası yasemen,sen,ben,biz kokardı
Kırgınlığım sana değil yanlış anlama habersiz yokoluşlara
Arkandan beddular savurmuyorum korkma sakın;
Beyhude günahlarımdan azaplar topluyorum sana..
Ruhumdan her gün ayrı bir şarkın eksiliyor
Biz miyiz eskiyen? yada geçen yıllara kafa tutmaya mı çalışmıştım bunca zaman
Kaldır artık gölgenı yuzumden
Yıldırımlarnıı toprağıma her savuruşun gibi korkularım yersiz belkı
Körpe bedenımden fışkıran şımarık arz taleplerım;
Bilhassa gençliğin harabelerinde fink atarken
İçimde onulmaz yaralar açan suçsuz bakışlara katil aramak boşuna
Sevgili sen cefayı vakur bakışların ardına kondurulmuş;
Binlerce yılın hüznünde ararken
Kelebek muştularıyla her bahar yenilenen umutlarım; yük değil artık omzuma
Sevginin başolunmaz şuursuzluğunda tutkunum sana.....