13
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1473
Okunma

Unuttum seni
Unutulmayacak kadar varolmandan
İki yana düşmesi gibi gölgenin
Yağması gibi yağmurun
Yağmadan yağması gibi yağmurun
Yağmadan ıslatması gibi yağmurun
İçimde dünyayı çeviren gönye
Çivisi içimde dönen pergel
Ve hiç ahsız inlemesiz gibi ince ince kan
Sızarken bağrımdan kendime şaşkın şaşkın bakışımdan
İçimden geçmesi gibi ülkelerin
Ve hiç gidilmeden geçmesi gibi ülkelerin
Ve hiç kalınmadan kalınmış gibi gecesi gündüzü
Kalınması gereksiz de yine durduğum yerde
Usu usul eskimiş yerime
İkimizden uzak bir yere
Unuttum seni
Unuttum seni
Çelik ve beyaz eteklerin
Üstünde helezonik bedenin
Ve gözlerinde kan dökücü aldırışsız denizlerle
İhtilal provası yaptığın caddelerde
Hatırlamaktan korktum seni
O gün daha çok unuttum seni
Sonra daha az unuttum seni
Sonra unuttum seni
Unuttum seni
Bedeninin kaçta kaçı gelmişti denizlerden
İnsan mıdır suyun biçimsel hali
Ellerin bir denizi bir ev haliyle sığdırırken bir denize
Bu bir masa üstüyken
Ve biz karşılıklıyken
Kaybetmek istedim seni
Kaybettim seni
Akşam girdi araya usulca
Unuttum seni
Deli tımar
Ah ellerim ah ayaklarım
Ve geceden karadan başka koyacak yer bulunmayan
Samanyoluna kalsın istemiştim sadece gözlerim
Bir yerden terk edip düşemediğim dünyam
Kendi çökeltimle sabahladığım masalarda
Garsonların elini tanırdı en çok omuzlarım
Bir çay bardağı bir kül tablası kadar dokunabildikleri
Ve sabah, güne son sarhoş son merhaba düşerdi
Ve düşüş ve ö l ü m
Bir dahaki geceye değin
Bu koca şiir de diğerleri gibi
Boş bir unutma denemesi kalacak
Ne sen unuttun beni
Ne ben unuttum seni
Aşk unutsun ikimizi
.
5.0
100% (1)