Hep bir tartışma olsa!
Karşıdaki kişinin işine gelmediği zaman!
Hemen çirkefleşir!
"Karı gibi gülme be" derler!
Surat asıp, sert çıkışır...
Gözüne kestirmiş tekme, tokat girişirler!
Gözü yemez ise, çamurlaşırlar...

Bazıları da zayıf karekteli ve yalancıdırlar..
Bilirler ki, onlara...
Kimse inanmıyor...
Ya da inanmayacak!
Hemen yaltaklanır:
"Yalanım varsa o..spu çocuğu olayım" der!
Yalanla...
Dolanla, anı kurtarmaya çalışırlar...

Bazılarının da, hem ağızı bozuktur...
Hem de karakteri!
Tartışmayı hiç bilmez!
Hatasını asla, kabul etmez!
Kabalaşır, saygısızlaşır küfür eder!
"Senin ben karını, ananı bacını srim" der!.
Kuduz köpek gibi, sağa sola saldırır!
Güya sinirlerine hakim olamaz!
Kırıp, döker!
Verir veriştirir!
Hızını alamaz!
Sonra: "Dur, ben sana ne yapacağımı biliyorum! Der..
.
Daha da ileri gider...
Dişini sıkar!
Homurdanır...
Başını, gözünü sallar!
Sesini yükseltir, tehdit eder!
"Sen bekle!.."
"Bekle..." der...
Arkasından, parmak sallar!...
"Sana etek giydireceğim!" "
Sokaklarda gezdireceğim!" der..
Tehdit eder!
Güya, bir de..
Sesini yükseltir!
Göz dağı verir!..

Eğer sevmediği bir kadın, başarmış ise...
İnsanlar tarafından sözle, taktir edilmiş!
Bir de alkışlanmış ise...
Çekemez...
Taktir de etmez!
Ama, yine de, lafları ile iğneler...
El, kol hareketleriyle aşağılar...
Ağız, göz hareketleriyle, tiriplere girerler!
"Vay anasını satayım!" derler!
Saç, baş yonup, hayıflanırlar!
Oturup, kara kara düşünürler!
Bütün bunlar yetmezmiş gibi..
Bir de homurdanırlar: "Saçı uzun aklı kısa" derler..
Aklı sıra küçümseyerek!
Kendilerince güya, umursamazlar!
Ona göre hep: Kadın mutfakta aşçı olmalı karnını doyurmalı...
Yatakta ise, fahişe olmalı nefsini, gönlünü doyurmalı!
Sokakta ise hanfendi görünmeli...
Güya, olmayan
İtibarını sarsmamalı!
Çünkü, gururlarının okşanmasını isterler!
İşlerine geldiği gibi hareket ederler...
"Böyle olsun" derler!
Kendilerine toz kondurmazlar...
Konuyu, namus meselesi ederler!

Ola ki, sokakta, biraz iddialı giyinmiş bir bayan gördüklerin de...
Ağzının suyu akaf!
"Of anam taze poliçe bak!" derler...
Laf atıp, takip ederler...
Azar işitince de..
"Şırpıntı!"
"O..spu!" derler...
Kedi misali, onu mındar ilan ederler...
Arkasından neler neler derler...
Neler...
Sonra da madara ederler...
Dışi o...spu!" derler...
Çarşıda, pazarda, kendinden emin şık giyimli bir bayan görünce...
Komplekse girerler...
"Dişi köpek kuyruk sallıyor..." derler!
Hemen oracıkta notunu verirler...
Ağıza alınmayacak her türlü küfürü ederler...

Bazen yaşlanınca ve sevimli gözükmek için, yalakalık yaparlar!
Yaşlanıp, hastalanınca, insafa gelirler...
Anasına, kaynamasın yalakalık ederler...
"Cennet anaların ayakları altındadır!" derler....
Bu nasıl perhiz?
Bu nasıl turşu?
Gel biraz da buradan bak!

Çünkü onlar!
Kendilerince...
Her şeyin doğrusunu bilenlerdir...

Oysa ki, onlar: "Adam" değil!
Sadece, adam görýnumün de "Erkek müsbetteleridir!.."
DİNÇER DAYI