7
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
131
Okunma
Dedim ki, hava güzel, çık dolaş AVM’yi.
Alış yapmasan bile, tamamla yürümeyi.
Yürüyen merdiven de, ne gerek var durmaya.
İnsanlar merdivene binmeden çıktı ay’a.
Mağaza kalabalık , iğne atsan kaybolur.
Birlikte yürüyenler, aynı havayı solur.
Şöyle bir tek tek dolaş , belki indirim olur.
Göl bu belli mi olur, belki tutturur maya.
Koşa koşa gelen var ,soluk nefes nefese.
Çarpmasın diye bana döndüm yol verdim sese.
İki dakika sonra , bir gürültü patladı.
İlerideki ayna, boydan boya çatladı.
Meğer genç arkadaşın, acele işi varmış.
Koridor aynadaki gibi, geniş değil darmış.
Koşar adım burnunun, ucun aynaya vurmuş.
Belli ki telaşlıydı , bu ikiye katladı.
Yetişip tuttu biri , kolundan yakaladı.
Zavallı sevgilisin ismini sayıkladı.
Hepsi baş dönmesiymiş telaşesin sakladı.
İkram edilen limon, kolonyasın kokladı.
İşyerinin hekimi, burnu sardı sargıyla.
AVM’nin sahibi ugraşmadı yargıyla.
Tedavi çün bekledi, hedye gitti kargoyla.
Kendine gelesiye , doktor O’nu yokladı.
Genci önce fiyatlar, sonra ayine çarptı.
Aynayla mücadele, sanki süngülü harpti.
Kuvvetler eşit değil, ayna yaptığın darp’tı!.
Olay kazara oldu, şahit seni akladı.
Emine Balı Oğuz
5.0
100% (13)