27
Yorum
58
Beğeni
5,0
Puan
468
Okunma

Sivas’ın toprağından çıkan çok kıymetli
bir cevherdi o.
Hakikati haykırmaktan çekinmeyen bir nefes,
Vatan gibi yüce bir sevdanın gür sesiydi.
Menziliniz cennet, vuslatınız mübârek olsun İnşâllâh
Yavuz Bülent Bakiler hocam.
Bir Eylül sabahında, yere düştü son yaprak
Hoşçakalın demeden bir kalem daha küstü.
Sevgiyle kucak açtı, hoşgeldin dedi toprak
Biliyorum çok yordu seni mezarın üstü.
Karabağdan gelmişti dedeleri Sivas’a
Suyundan kuvvet aldı, toprağında kökleşti
Ben bir Türk’üm diyordu üstüne basa basa
Yüreğinde ki sevda imânla kemikleşti
Onu çileler değil, milletin derdi yordu
İz bıraktı geçtiği her yola rehber gibi
Hakikat nidasını sağırlara duyurdu
Bir ilim deryasıydı, uçsuz bucaksız dibi.
Mürekkep tükenmedi, kalemin ömrü bitti
Kurudu bir sevdanın çağlayan şelalesi.
Gel dedi Yüce Mevlâ, çektiğin çile yetti
Bizlere kadar düştü, şairlik ihalesi.
Nuriye Akyol
Toprak aldı bedeni, sözleri kaldı bizde,
Her mısraı ışık tuttu karanlık gecelerde.
Gönülden gönle yaşar, ki hak aşığı özde
Unutulmaz o izi, aydınlık hecelerde..
-------------Mesut Tütüncüler Hocamıza çok teşekkür ediyorum.
Düşenin yerini hiçbir parçanın alamadığı, bir yapboz gibi hayat.
5.0
100% (40)