0
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
98
Okunma
Gezerken Uludağ’ da
Elimde kırık taneli tespih,
Ayağımda yırtık potin,
Sırtımda üç düğmeli yelek,
Başımda fotür şapka,
Biri çıktı kaşıma!
Gelin gibi edalı,
Çıtı pıtı bir kız,
Yürüyüşünde sanki saklı endamı.
Yürürken arkasından izi kalıyor,
Selamlaştık,
Konuştuk şundan,bundan,
Ben Auer den O duru turdan.
Bana seni sordu! O an,
Hatırlayamadım.
Tarif etti;
Selvi boylu, ela gözlü,geniş omuzlu
Sarışın cana yakın
Dost’ mu dost,
Entelektüel …
Ha puroda içer, gözlükte takar dedi.
Hem’ de çok yakışıklı
Adı Erol mu dedim,
Çınarı da var dedi.
Eğer rastlarsan selam söyle dedi,
Kim diyeyim? dedim.
İstanbullu dersin,
Ya hatırlamazsa,
Duru turdan dersin.
Gene hatırlamazsa,
Uludağ’dan dersin.
Ya beni, ya turu,yada Uludağ’ı
Birisini mutlaka hatırlayacaktır.
Belki turu,İstanbul’u, Uludağ‘ı
Unutmuş olabilir,
Ama Beni asla...
Barış Hayrettin Bilgiç
Kayıt Tarihi : 4.5.2010 13:26:00
5.0
100% (2)