0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
109
Okunma
Ben ,tüm hayal kırıklıklarımı göğüs kafesimde sakladığım gün ölmüştüm
Ölülerin de dili varmış
Oysa ben ,son konuşmamı gökyüzüne saklamıştım
Kuşları davet edecektim
Ve az konuşacaktım..
Sayıkladım, ölümden önce
Sevdiğim kadınların yitik tenlerini
Arzuların karanlık türünü
Annemin balkona dizdiği acı biberleri
Bilmediğim odalarda uyanışımı
Ve en yorgun yerinde uykularımın...
Her şey allak bullak
Vivaldi’ nin dört mevsimi gibi
Keder sıradan bir alışkanlık
Bir sigaranın tutuluşu gibi
Korkma hayat
Geleceksen üstüme
Umursamaz,pusatsız,teslim olmuş bir adamım artık!
Ben ne zaman öğrendim bu arabeski ve acının eksenindeki bu hayatı
Kime elimi uzatsam barış diye,
Kesiyorlar yollarımı
Neden kimse bana benzemiyor!
Sonra ağladım...
Öyle ağladım ki
Unuttum
Tanrı’ yı
Dünya’ yı
Nar çiçeklerini
Oysa gözlerime Güneş bahçeleri düşerdi
Ve dünyanın dışındaydı özlediğim zafer
Günahlarımdan harflerimi söküyorum
Cümlesiz bir suç nasıl olur ki
Biliyorum yaşam bu dengeyi de sarar
Ve sonra dedim ki
Yüzümü çeviremem acımdam
Bütün yalanlarınız varoluş sebebiniz
Ben şimdi gidiyorum
Benimle gelmek isteyenler olur belki
Başucunuza limon koyun
Severim limonu
Ve gôğsünüzde çocuklar
Unutmadan..
Ben ,tüm hayal kırıklıklarımı göğüs kafesimde sakladığım gün ölmüştüm
5.0
100% (2)