0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
128
Okunma
Henüz yirmi üç yaşındayım
ama içimde, takvimleri yutmuş bir kış yaşıyor
yirmi üç bin yerimden yirmi üç bin kez delinmişim
her delikten başka bir gece sızıyor üzerime
Penceremin önünde ay değil, solmuş bir yara asılı
sokak lambaları sönmüş; gökyüzü, kirli bir mendil gibi
içimdeki çocuk çoktan gitmiş
yerine, gözleri boşluğa alışmış biri geçmiş
İnsan bazen ölümü çağırmaz, o zaten gelir
bana da ayak sesleri tanıdık geliyor artık
her nefesim biraz daha ağır
ve sanki ciğerlerimde değil, toprağın altında çekiyorum havayı
Belki de vakti geldi kimse bilmeden, kapılar gürültüsüz
bir sandalyenin gölgesine, bir ırmağın sessizliğine…
5.0
100% (3)