1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
141
Okunma
“Arkadaş, hayat çok dik!
Aşağısı çok yüksek. Korkuyorum! Gözüm gözüm korkuyor, lütfen!
Nolur, bir şeyle kapatın! Kurbanın olum arkadaş, gözümü kapatın.”
Bundan sonra ne olur biliyor musun?
Bir destek yoksa aileden!
Bir teşvik yoksa çevreden! Yolunuz yokuş olur. Her sabah işinize giderken kullandığınız o yol, bize Sırat Köprüsü gibi gelir. Gözümüz tepede, kendisini yaşamda zorlayan aile fertlerine başka, eş, dost sadece gözlerinin kapatılmasını dileyen o bahtsız insanın siluetini arar. Bir mezarlığın yanından geçerken duyduğun yalnızlık ve çaresizliğin aynısını her sabah o yolun üzerinde yaşanız. Yaşadıklarımızdan kan ter içinde kalırsınız. Ama bir şeye hâlâ inanırsınız nedense. Bu dünyada hâlâ rüzgârlar esiyor ve onlar sizin terinizi kurutur. Hayallerinizi yok eder. Her şeye set olur, engel olurlar.
Mutlaka ne yaparsan yap kuruturlar...
Yok etmeye çalışırlar...
DİNÇER DAYI
5.0
100% (1)