3
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
789
Okunma

Ey keman gaşlı ela gözlü sevdiğim,
Ne güzeldi seni görmek ne güzeldi,
Yemeği ikram eden canan sevdiğim,
Nazımıza katlanmanda ne güzeldi.
Bakışların aldı beni benden oy oy,
Geldim sende canan yarı gürdüm vay vay,
Ah bir İstanbul dedik konuştuk hay hay,
Gönülden gönülle sohbet ne güzeldi.
Ne mümkündür sevdiğim seni unutmak,
Bize ayan oldu beraber yol tutmak,
Menzile yürüyüp de dosdoğru gitmek,
Semaverle çaylı sohbet ne güzeldi.
Eynesil’in gülü Ören’in bülbülü,
Bulancak’ tada gördüm o nazik dili,
Hakkı zikretmek için hem aldım eli,
Cananda cananı bulmak ne güzeldi.
Derin deryalara da dalıp yüzerdin,
Ummanlarda da yüzgeç atar gezerdin,
Seyreyler de dost cemalini süzerdin,
Aşkla muhabbete dalmak ne güzeldi.
Dedi İstanbul’a dört kişi gidecek
Cemalettin, Hacı Yakup anlayacak,
Deli Mustafa, Hatip Dede bilecek,
İstanbul semaver çay sohbet ne güzel,
İstanbul’da dost sohbetleri kuruldu,
Aşkı Ekber muhabbetleri görüldü,
Dört aşığı da kim gönderdi soruldu,
Gönderende giden soran ne güzeldi,
Aşıklar sevgilinin yolunu bekler,
El aman der hasretine hasret ekler,
Bu ne büyük aşk döner çarkı felekler,
Sevgiliyi çağırmakta ne güzeldi.
Kainat kimin var mı kuldan sahibi?
Sahiplenen yapar en büyük ayıbı,
Bu yolda büyüklenen verir kayıbı,
Emre uymak söz dinlemek ne güzeldi.
Bindokzyüzseksenbir geldim İstanbul,
Ayasofya müze dertli sen bunu sil,
Hutbede ezan mihrapta da namaz kıl,
İkindide aşk ibadet ne güzeldi.
Gitti Cemal Mustafa Eren ile buluştu,
Aşk muhabbet zirvelere mi erişti?
İstanbul Ayasofya küstü barıştı,
Kıble ezan namaz dua ne güzeldi.
Cemalettin GÜRPINAR
5.0
100% (6)