5
Yorum
28
Beğeni
0,0
Puan
275
Okunma

Bazen iki insanın kaderi, suskun bir duanın içinden yürüyüp birbirine varır.
Bizimkisi bir aşk hikâyesiydi,
gözlerinden başka hiçbir menzile inanmamış bir yüreğin
gözyaşına yemin ettiği kadar sahici.
Zamanın bile dokunmaya kıyamadığı,
bir eski kilim gibi, sökük yerinden onarılmış sevgiydik biz.
Seninle aynı sofrada kuru ekmeği bölüşmek,
bir şölenden daha görkemli geldi bana,
çünkü lokmamızda, birbirimize tutunduğumuz
kırılgan bir sadakat vardı.
Ben sana, en suskun gecelerde bile
bir dua gibi sokulurken,
hiçbir dil bilmedi seni,
sadece kalbim ezberledi adını,
çünkü seninle sessizlik bile şarkıydı bana.
Hayat, yaralarımıza tuz basmaktan çekinmedi,
kırdı, ezdi, savurdu
ama biz her defasında
birbirimizin avuçlarından yeniden filizlendik.
O yüzden bilir misin,
ben sana gözümle değil,
ruhumla sarıldım hep —
tenin soğusa da, kalbim sana sıcacık bir yorgan gibi
örtüldü her gece.
Bizimkisi bir aşk hikâyesiydi,
bir mezar taşına bile yazılsa
hala direnir,
hala gürül gürül akardı.
Çünkü aşk dediğin,
nefesle değil,
inançla sulanır,
ve biz birbirimize inandık,
kimse bilmedi,
kimse görmedi.
Yorgun düştüğümde bile
yastığımda kokun vardı,
o koku bana yetti,
uykusuz geceleri bile
senin düşlerinle uyuttum kendimi.
Bir ömür, yalnızca bir bedende yaşanmazmış,
ben seni bin kere içimde
öldürüp, bin kere dirilttim.
Şimdi, ey ömrümün gülü,
sen hâlâ
kırılgan bir dua gibi
yanımda titriyorsun
ve ben hâlâ
sana dokunmaktan korkuyorum —
ya incinirsin diye.
Bizimkisi bir aşk hikâyesiydi,
başkaları için uzun bir suskunluk,
bizim için ömür boyu süren
bir sadakat destanıydı.
Varsın adımızı bilmesin kimse,
bilsinler ki,
bir insan,
bir başka insanı
kendinden bile çok koruyabilir.
Çünkü ben,
seni kendimden bile esirgedim
biliyor musun?
Bir ömürlük sadakat bazen bir çift gözde başlar, bir mezar taşında bile bitmez.
Peri Feride ÖZBİLGE
08.07.2025