2
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
131
Okunma
Sabah, ayak ucuma bir sessizlik bıraktı.
Sokak lambası hâlâ yanıyordu,
Geceden kalma bir hüzün taşımıştı kaldırım taşlarına.
Kapımı çalmadı kimse.
Ama rüyamda biri ağladı,
İsmini bilmediğim bir ağıtla.
İçimde yıllar önce unutulmuş bir düş
Kendini tekrar etti:
Beyaz taşlardan örülmüş bir merdiven,
Kimsenin adım atmadığı basamaklar…
Ve yerlere serilmiş bir mendil:
Üzerinde bir harf,
Yarısı silinmiş bir niyet…
Bir parkta adını unutan güvercinle konuştum:
“Giden mi suçludur, kalan mı?” dedim.
Cevap vermedi.
Kanadında seninle aynı çizik vardı.
Umutsuzdu olup bitenden.
Gökyüzü çok dargındı bu sabah.
Bir zarf aramadım artık,
Bir mesaj, bir not ya da bir yüz…
Sadece ismini andığımda ıslanan duvarları saydım.
Ben susmayı öğrendim,
Ama sustuklarım seni hâlâ çağırıyor.
Ve sen, hiçbir çığlığa dönmeyen bir yankı gibi,
Bütün mevsimlerin ortasında
Kendini saklıyorsun.
Haklısın.
mesakin-06/07/2025
5.0
100% (7)