SOYGUN DESTANI

Dört yanda sömürü, dört yanda soygun,
Kimi kurban, kimi payıyla soyar.
Bunca filim hangi kitaba uygun,
Kimi hesap kimi sayıyla soyar.

Ormanlar, emlaklar edilir talan,
Kurulan düzenin düzeni yalan,
Bazan ihaleyle bazan da ilan,
Kimi zekat, kimi kuyuyla soyar.

Bölüştünüz dağı, taşı, bayırı,
Sizi göre göre, bozduk ayarı,
Caddede, sokakta duyduk duyuru,
Kimi deniz, kimi kıyıyla soyar.

Tipe bakarsan da gayet medeni,
Ağlayıp istismar ederler dini,
Feryat figan eder nedir nedeni?
Kimi vah vah, kimi vayıyla soyar.

Ne acıyı bildik, ne de tatlıyı,
Adam bildik bunca adam tipliyi,
Ağa bildik nice bozuk sütlüyü,
Kimi ağa, kimi beyiyle soyar.

Bu zamanda kayıp oldu hâl-hatır,
Kimi rüşvet ile hane donatır,
Kimi cariyeyle otel kapatır,
Kimi kıçı, kimi şeyiyle soyar.

Gemicikler gider gelir sefere,
Önemli de değil İslâm-kefere,
Memleket kaldı be üç-beş zıpıra,
Kimi körfez, kimi koyuyla soyar.

Doymak bilmediler halkı soymaya,
Toplayıp toplayıp gübe koymaya,
Her yan sahtekârlık, her yan riya,
Kimi hısım, kimi soyuyla soyar.

Sorsan da zararda, kârsız adamlar,
Çalıyor, çırpıyor hırsız adamlar,
Yüzü kızarmıyor, arsız adamlar,
Kimi emmi, kimi dayıyla soyar.

Kazıkların sivri-mivri uçları,
Yiye yiye doyduk, döktük saçları,
Bildik amma, vakti geçti piçleri,
Kimi kilo, kimi boyuyla soyar.

Her kapıda üç-beş çeşit it eşinir,
Çetelerle yollar, raylar döşenir,
Yitik Ozan yeter, neren kaşınır?
Kimi yolu, kimi rayıyla soyar.