1
Yorum
10
Beğeni
4,9
Puan
134
Okunma

Dudaklarına bir mühür vurdu,
sözü bıraktı.
Ruhunu, saçlarını okşayan
o hoyrat rüzgâra yasladı.
Gözleri kapalı, dünya dışarıda,
oysa kendinde,
Sadece o tanıdık melodi,
canının en derin yerinde.
Bu uğultu,
sıradan bir esinti değildi, hayır,
Sanki
senin soluğun karışmıştı
havaya, ağır ağır.
Uzaklardan bir selam,
bir gizli davetti bu tını,
Kalbimin en suskun köşesine
yazılan adındı.
Her telinde ayrı
bir anı titredi saçının,
Bana son bakışının,
ilk gülüşünün yankısı.
Şimdi’nin sessizliği,
dünün nağmesiyle doldu,
Sana söylenmemiş ne varsa,
rüzgâr fısıldıyordu.
Sustu...
Ve dinlediği o özlem,
o eski şarkı,
Sadece rüzgâr değil,
sensizlikti belki.
Bütün bir evren sustu da,
bir tek sen konuştun o an,
Saçlarının arasından
kalbine dolan.
5.0
86% (6)
4.0
14% (1)