Tarifi imkânsız acılar içindeyim.
Gecenin ayazında bir ben uyanığım, bir de sokağın titrek lambası.
Geceye inat dimdik ayaktayız.
İçimde büyük bir boşluk var;
bir tarafı senden arta kalan,
bir tarafı benden geriye düşen...

Kelimelerim susmuş.
Mürekkebim kurumuş.
Masa üstünde boynu bükük
Kalmış kırışık yapraklarım var.
Ellerim nikotin kokmak ister,
soğuk bir bardak çay,
tanıdık bir melodi,
ve gecenin karanlığı...

İçimi titreten soğuk bir kış günü.
Düşümde sen.
Gözlerim, yağmur bulutlarını bekler.
Sırılsıklam yaşarmak isterim ama bilirsin;
ben ağlayamam.
Yanaklarım kurumuş bir çöl gibi.
İçimde kaynayan kuyular var.

Bu gece seni çok özledim.
Dakikalar bir başka geçiyor.
İçimde isyan, dışımda sükût...

Bir ben uyanığım,
bir de sokak kedileri,
bir de uzaklardan gelen uçak sesleri...

Beni o sonsuz boşluğa çekip duruyorlar.
Dalıyorum.
Seni benden uzaklara götüren boşluğa...
Umutsuzca uzatıyorum ellerimi.
Ellerin bana uzak.
Ellerin bana yasak.
Gözlerin kaçamak.

İsyan günlerinden kalma sevmelerim,
sonsuzlukta huzur bulacak.
Şimdiden sonra ellerim yetim kalacak.
Gözlerim, gözlerinden mahrum olacak.
Yokluğun, çölde arayıp da bulamadığım su.

Ben bir bedevi gibi arıyorum seni.
Ben Leyla’mı kaybetmişim.
Mecnun olsam ne yazar?
Bunu sen bilsen de ben bilmesem ne yazar?
Sonsuzluk boşluğunda karardı gökyüzüm.
Sen olmadıktan sonra...
Ben Mecnun olsam neye yarar?

Tarifi imkânsız acılar içindeyim.
Dicle’de sessiz akar sular.
Amed’de yas var.
Bizans’ta esir düştü yüreğim.
İçimde intihar korkusu var.

Bu yüzden dargın bana kelimelerim.
Boynu bükük kalemim.
Mecburiyet kıvamında suskun yüreğim.

Devamını sen getir, sevdiğim...
Tarifi imkânsız acılar içindeyim.
Gecenin ayazında,
titrek sokak lambasında,
titrek hayallerimleyim.
Baş başa kala kalmışım... E.Balta